devlet töreni etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
devlet töreni etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Nisan 2009 Perşembe

Yozgat’ın şehidi devlet töreniyle uğurlandı

Mayın patlaması sonucu şehit olan Yozgatlı Piyade Uzman Çavuş Salih Akyürek, Ankara Kocatepe Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından, Cebeci Askerî Şehitliği’nde toprağa verildi. Akyürek’in cenaze merasimine devletin üst düzey temsilcileri katıldı.

Akyürek için devlet töreni

Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Abalı Köyü yakınlarında terör örgütü mensuplarının yola döşediği mayının patlaması sonucu şehit olan Şehit Piyade Uzman Çavuş Salih Akyürek için bu gün Ankara Kocatepe Camisi’nde tören düzenlendi.

Devletin üst düzey temsilcileri oradaydı

Törene, Akyürek’in ailesi ile Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Köksal Toptan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, kuvvet komutanları, bazı bakanlar, Akyürek’in yakınları ile vatandaşlar katıldı. Yozgat doğumlu olan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile AK Parti Yozgat Milletvekili Abdülkadir Akgül de, cenaze törenindeydi.

Erdoğan’dan yakın ilgi

Şehit Akyürek’in babası Şuayip, annesi Sultan, eşi Satı Akyürek, taziyeleri kabul etti. Başbakan Erdoğan, şehit Akyürek’in çocukları 6 yaşındaki Buse ve 11 yaşındaki Anıl Can Akyürek’i öpüp başsağlığı diledi.

Kocatepe Camisi’nde kılınan ikndi namazından sonra şehit Akyürek’in cenaze namazı kılındı. Cenaze namazını, Ankara Müftüsü Mustafa Hakkı Özer kıldırdı. Namazdan sonra cenaze merasimine CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da katıldı.

Cenaze törenine Almanya Büyükelçisi Cuntz da katıldı

Bu arada, Almanya’nın Türkiye Büyükelçisi Eckart Cuntz da ‘Teröre karşı birlik mesajı vermek için’ cenaze törenine katıldı. Cuntz, şehit ailesine başsağlığı diledi ve cenaze namazında saf tuttu.

Sıkı güvenlik tedbirleri alındı

Cenaze töreninde, geniş güvenlik tedbirleri alındı. Kocatepe Camisi’ne çıkan cadde ve sokaklar trafiğe kapatıldı. Minarelere ve çevredeki yüksek binalara da keskin nişancılar yerleştirildi.

Saldırıyı protesto etmek için camiye gelmek isteyen bazı vatandaşların avluya girişlerine izin verilmedi. Bu grupla emniyet güçleri arasında kısa süreli tartışma yaşandı.

Avluda güvenlik tedbiri alan emniyet güçlerinden bazılarının kurşun geçirmez çelik plakalar taşıdıkları görüldü.

Başbakan Erdoğan’ın namaz için Kocatepe Camisi’ne gelişi sırasında bir vatandaşın bağırdığı duyuldu. Bu kişi, güvenlik güçleri tarafından alandan uzaklaştırıldı.

Şehit Akyürek, daha sonra Cebeci Askerî Şehitliği’nde toprağa verildi.

2 çocuk yetim kaldı

Şehit Akyürek’in çocukları 6 yaşındaki Buse ve 11 yaşındaki Anıl Can Akyürek’i, cenazenin ardından bazı askerler kucaklarına aldı.

(Fotoğrafı büyütmek için üzerine tıklayınız)

31 Mart 2009 Salı

Yozgat Milletvekili Ekici: Yazıcıoğlu, hep milletine hizmet eden bir Anadolu çocuğuydu

Kahramanmaraş’ın Çağlayancerit ilçesinden Yozgat’ın Yerköy ilçesine giderken geçirdiği helikopter kazasında hayatını kaybeden BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, bu gün TBMM’de düzenlenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı.

Yazıcıoğlu’nun cenaze törenini canlı olarak yayınlayan TRT, bu yayınında Yazıcıoğlu’nu yakından tanıyan siyasetçilerle canlı yayında yapılan röportajlara da yer verdi.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Mehmet Ekici de, TRT muhabirinin sorularını cevaplarken, Muhsin Yazıcıoğlu hakkındaki düşüncelerini anlattı

Yazıcıoğlu ile münasebetinin 18-19 yaşlarında başladığını belirten Ekici, “Aynı davanın mücadelesini verdik, aynı inançların kavgasını verdik” dedi. Ekici, şunları söyledi:

Büyük bir siyaset adamını kaybettik

“1978 yılında ben Gençlik Kolları Genel Başkanıyken, Muhsin Bey, Ülkü Ocakları Genel Başkanıydı. Biz beraberken çok yoğun bir mesai verdik. Daha sonra siyasî hayatımızda, cezaevi hayatımızda birlikte olduk, kaçaklığımızda birlikte olduk. Dolayısıyla, teessürümüz çok büyüktür. Kişisel üzüntüler bir tarafa, kişisel üzüntülerinizi belki içinizde yaşıyorsunuz ama, benim en büyük üzüntüm, Türk Milleti gerçekten Anadolu’nun yetiştirdiği, tüm özellikleriyle Anadolu’yu yaşayan, Anadolu’yu yaşatan ve Anadolu için yaşayan bir Anadolu çocuğunu, büyük bir devlet adamını, bir siyaset adamını kaybetmiş olmasıdır. Gerçekten çok hüzünlüyüz ve yüreğimiz yanıyor desek yeridir.”

Mehmet Ekici, TRT muhabirinin, “Muhsin Yazıcıoğlu’nu toplumun her kesimi tarafından sevilen birisi yapan nedir sizce?” sorusunu da şöyle cevapladı:

Anadolu insanının bütün özelliklerini taşıyordu

“Muhsin Yazıcıoğlu’nu çok sevilen bir insan yapan özelliği, onun bu ülkenin gerçek bir çocuğu olmasıdır. Bu çok önemlidir. Acılarıyla, sevinçleriyle, zevkleriyle, zaaflarıyla Anadolu’yu temsil eden, bu milleti temsil eden bir kişiliktir Muhsin Bey. Dolayısıyla halktan biridir. Hiç halkından kopmamış, hep halkının içinde olmuş, hep halkla beraber olmuş ve hep halk için, Türk Milleti için çalışmış bir insandır. Bu insanlar sevilir. Bu insanların aldığı oyların hiç önemi yoktur. Bu insanların siyasette işgal ettiği yerin hiç önemi yoktur. Bu insanların, Türk Milleti için yaptıkları hizmet önemlidir, Türk Milleti’ne koydukları ufuk önemlidir, Türk Milleti için düşünceleri, projeleri ve planları önemlidir. İşte Muhsin Yazıcıoğlu’nu - bakın şu kalabalığa – insanlar gerçekten hüzünlü. Çok çeşitli siyasî partilerden insanlar gerçekten bir kardeşlerini kaybettiler. Bunun farkındalığını yaşıyor insanlar. Dolayısıyla, işte fark budur. Anadolulu olmak, Anadolu’nun herhangi bir şehrinde doğmak anlamında değildir. Anadolu’nun tüm özelliklerini taşımak, Anadolu için yaşamak, Anadolu’yu yaşatmak için çalışmak. Muhsin Beyin kendi hayatına baktığınız zaman, çocuklarına bile yeterli ilgiyi gösterememiş bir insan portresi görürsünüz. Eşiyle, çocuklarıyla rahatça oturamamış bir insan portresi görürsünüz ve her zaman, siyaset yaparken bile partisi veya partiler önemli değil onun için; yani, ülkenin geleceği önemli. Gelecekte, nasıl bir ülkede, çocuklarımızı nasıl yaşatacağımız önemli. Dediğim gibi, oyla, işgal ettiği konumla değil, kalplerdeki durumuyla onu değerlendirmek daha doğru olur. İşte, Muhsin Yazıcıoğlu’na bu sevgi selinin oluşmasının temel sebebi de budur.”

TRT muhabirinin, cezaevinde işkence görmüş olmasına rağmen, çıktıktan sonra ‘ben ülkeme, devletime küsmedim’ dediğini hatırlatması üzerine Ekici, şunları söyledi:

Gördüğü zulümden bile şikâyetçi olmadı

“Kendi kuşağımız içerisinde bu böyledir. Bakın, bizim kuşağımız, bu cezaevi hayatını hep birlikte yaşamış bir kuşaktır. Acı, işkence, zulüm, hiç ummadığınız derecede zulüm ve hiç ummadığınız yerlerden zulüm görmüş olmanız, sizin devlete olan bağlılığınızı, milletinize olan sevginizi, vatanınıza ve yurdunuza olan bağlılığınızı yok etmediği zaman siz gerçek anlamda bu ülkeyi seviyorsunuz, bu milleti seviyorsunuz ve bu devleti seviyorsunuz anlamına gelir. Muhsin Yazıcıoğlu, müteveffa, bugün rahmet-i Rahman’a ulaşan Muhsin Yazıcıoğlu, bu jenerasyonun en önemli temsilcilerindendir. Bakın, Mamak Askerî Cezaevi’nde, Avrupa Birliği’nden gelenler ‘Bir şikâyetiniz var mı?’ diye sorduğunda, “Bu işler Türk Devleti’nin işidir, sizi ilgilendirmez” diyecek kadar yürek sahibi bir jenerasyondan bahsediyoruz. Ülkesini şikâyet etmeyen, gördüğü zulmü bile şikâyet konusu yapmayan bir memleket sevdası. İşte Anadolu dediğim bu, ‘Anadolu çocuğu olmak’ dediğim bu benim.”