Başkan Başer, Kon TV’de konuştu: Yozgat’ı “Valisi olan köy” olmaktan kurtardık

Yusuf Başer, Kon TV'nin canlı yayınında belediye hizmetlerini anlattı

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, suları akmayan, borca batmış, işçilerinin ve memurlarının maaşını ödeyemeyen, mahalle aralarındaki ahırlar ve buralardan yayılan kokular sebebiyle de ‘Valisi olan büyük bir köy’ olarak anılan Yozgat’ı modern bir şehre dönüştürdüklerini söyledi.

“Kentsel Dönüşüm Protokolü”nü imzalamak için Ankara’ya giden Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, Kon TV’de canlı olarak yayınlanan “Ankara Konuşuyor” programına konuk oldu. Başer, program sunucusu Ahmet Yılmaz’ın belediye çalışmalarına dair sorularını cevapladı.

Bütçemizi 10 trilyondan 66 trilyona çıkardık,
120 trilyon olan borcu 65 trilyona düşürdük

Ahmet Yılmaz’ın sorusu üzerine, göreve geldikleri 2004 yılından bugüne kadarki hizmetlerini özetleyen Yusuf Başer, kendilerinden önceki dönemle kendi dönemlerini mukayese etti. Daha önce Yozgat’ta ciddi ölçüde su sıkıntısı çekildiğini, mahallelerde 3-4 gün su kesintileri yaşandığını ifade eden Başer, şu değerlendirmede bulundu:

“Bugün itibariyle 24 saat suyu akan bir belediyeyiz” dedi. Kendilerinden önce Yozgat Belediyesi’nin eski parayla 10 trilyon Lira bütçesi, 120 trilyon Lira da borcu olduğunu belirten Başer, “İşçisi, memuru maalesef maaş alamamış, geriye doğru hep küçük avanslarla geçinmişler; hatta banka hesabını Yerköy’e taşımışlar, yani Yozgat’taki bankalarda üzerine hemen haciz konur diye. O zaman ulusal basına çıktı, ben biliyorum”Yozgat satılıyor, Avrupa Birliği’ne erken giriyor” diye maalesef böyle alay konusu olan bir Yozgat’tı. Mahallelerinde ahırları olan, çarşıda at arabaları olan, henüz sıcak asfaltla tanışmamış, böyle bir Yozgat vardı; ama günümüze geldiğinde suları akmayan bir belediyeden 24 saat arıtılarak suları akan bir belediye. Bütçesine bakıldığı zaman, 10 trilyon bütçe bu yıl 2013 yılı bütçemizi 66 milyon yani eski parayla 66 trilyon Lirayla bağladık. Borcumuz da 65 trilyona düştü. Hem bütçemizi işte 10 trilyondan 66 trilyona, 6-7 kat artırmışız, borcumuzu da 75 trilyondan 65 trilyona düşürmüşüz.

Personelimizin geçmiş döneme ait bütün alacaklarını ödedik

Ben iyi hatırlıyorum, 2004 yılında bu Hak-İş / Hizmet-İş Sendikamızla sözleşme yapacağız; işçi sendikası başkanımız geldi dedi ki, ‘Başkanım, biz sizden hiç zam istemiyoruz. Sıfır zam istiyoruz ama bunun karşılığında geriye doğru işçilerimizin, memurlarımızın birikmiş borçlarını verirseniz, biz sizden zam istemiyoruz. Türkiye’de belki de ilk defa 2 yıl süreyle sıfır zam imzalayan bir sendikayla sözleşme yaptık ve elhamdülillah sözümüzde durduk. 2 yıl içerisinde tüm işçinin, memurun, birikmiş maaşını, alacağını, ne varsa, sosyal haklarının tamamını ödedik. Bu gün itibariyle işçisi, memuru, artık düzenli olarak maaş alır hâle geldi. Hatta Bankalar Caddesi’nde bir uncu var. Ben yeni seçildim, oradan geçiyordum. 6 ay geçti bu süreden, cama vurdu, dedi ki, ‘Başkanım’ dedi ‘Yaav kusura bakma; ben buradan belediyeciler geçerken kapıyı kilitliyordum, un isterse vermek zorunda kalırım diye; ama şimdi artık gelin ben un vereyim diye çağırıyorum’ dedi. Hakikaten Yozgat Belediyesi, personel açısından çok sıkıntılı bir belediyeydi, ödemeler açısından.”

Alt yapı çalışmaları

Yusuf Başer, Yozgat Belediyesi olarak hazırladıkları projeler hakkında da bilgi verdi. Kendilerinden önce belediye tarafından hazırlanmış hiç alt yapı projesi olmadığını belirten Başer, önceki dönemde Yozgat’ın girişinde sağ tarafta bulunan arıtma tesisi projesinin 14 yıl sürdüğünü, o günkü parayla 16 trilyon Lira harcama yapıldığını ancak bu tesisi elektrik motorları çürümüş, havuzları kullanılamaz hâle gelmiş bir halde devraldıklarını hatırlattı. Başer, “Biz geldikten sonra hemen, sağ olsun o zamanki Orman Su İşleri Bakanımız, bize küçük bir destek sağladı. Belediyemizin imkânlarıyla birleştirdik, arıtma tesisini yaptık” dedi. Başer, Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi, Tıbbî Atık Bertaraf Tesisi gibi projeleri hayata geçirdiklerini anlattı. Başkan Başer, AB kaynaklarıyla Yağmur Suyu Toplama Projesi’ni de gerçekleştirdiklerini belirterek, “Yozgat’ın konumunu bilirsiniz, hafif bir yağmur yağsa, şehir merkezinde araçlar gidemez, deposu olan yerler de maalesef su altında kalırdı. Şimdi Yağmur Suyu Deşarj Projesi’ni yaptık” diye konuştu. Başer, “Tabii bunları yaparken AK Parti Hükümeti’nin, Saygıdeğer Başbakanımızın belediyecilikten gelmesi, ayrım yapmadan tüm belediyelere sağladığı imkânlarla yapıldı tabi” dedi.

120 ahırı şehir dışında topladık

Geçmişte Yozgat için ‘Valisi olan büyük bir köy’ dendiğini hatırlatan Başer, böyle denmesinin bir sebebinin de mahallelerdeki ahırlar ve oralardan yayılan kokular olduğunu belirterek, bu konuda da şunları söyledi:

“Biz bu ahırların tamamını şehir dışında topladık. 120 tane ahır vardı. Tamamen toplu ahırlar hâline getirdik. At arabaları vardı, 23 tane at arabası. Hepsini kaldırdık. Bu insanları da dedik ki mağdur etmeyelim. Yani hepsini Park ve Bahçeler Müdürlüğümüze eleman olarak aldık. Şimdi emekli olanlar var. Geçtiğimiz günlerde biri dedi ki ‘Başkanım, Allah razı olsun; at arabacısıydım, emekliliği hak ettim’. Teşekkür etmek için geldi. Bunlar mutlu(luk veren) şeyler. Ahırları şehir dışına aldık, at arabalarını tamamen kaldırdık ve fayton yaptık. Şu anda çalışıyor 2 tane; fayton olarak çalışıyorlar. Tabi bizim ‘fayton’ deyince onun farklı bir özelliği, geçmişi de var. İnşallah ona da, kültürel faaliyetlere de geliriz.”

İkinci El Oto Galeri ve Kamyon Garajı yaptık

Şehir dışına eski Buğday Pazarı’nın olduğu alana Oto Galericileri Sitesi, karşısına da 5 bin metrekarelik bir alanda 150 araçlık Kamyon Garajı yaptıklarını söyleyen Başer, “Şehir içerisinden hem ikinci el otoları hem kamyonları taşıdık. Eğer taşımasaydık, bugünkü trefik zaten sıkışık, bir de o hâli düşünmek bile… Hakikaten çok önemli” dedi.

Abide İş Hanı’nı işler hâle getirdik

Başer, her seçim döneminde gündeme gelen ancak seçimden sonra bir türlü el atılmayan Abide İş Hanı’nı da eski ‘önünden geçilemeyen’ hâlinden kurtarıp çalışır hâle getirdiklerini anlattı. Başer, şimdi Yozgat Belediyesi’nin bazı birimlerinin yanı sıra, polis noktası, Sağlık Ocağı ve bir dershanenin bu iş merkezinde faaliyete geçtiğini kaydederek, “Hem oradaki esnaf arkadaşlarımız kurtuldu, hem de Abide İş Hanı çürümekten kurtuldu” dedi.

Yol kotunu 120 cm düşürdük

Başer, yol kotunu düşürme çalışmalarını da şöyle özetledi:

“Lise Caddesi’nde eskiden 3 kişi, 4 kişi yan yana gidemezdi. (Ahmet Yılmaz: Bahçe duvarı gibi duvar çevrilmişti) Orta refüj maalesef geniş… Biz geldiğimizde, Askerlik Şubesi’ni hemşehrilerimiz bilirler, oraya derlerdi ki biz öğrenciyken, ‘Buraya merdivenle çıkılır’ ; ama maalesef merdivenle inilir hâle gelmişti. O yolun kotunu, şehir merkezindeki yolunu kotunu 120 santimetre aşağıya düşürdük. Hatta bizi mahkemeye bile verdiler, ‘Saat Kulesi uçacak, temeli açığa çıkıyor’ diye. O dönemdeki PTT Müdürü geldi dedi ki, “Başkanım, yaa bizim PTT’nin camları varmış, o camlar açığa çıktı, bodrum camları’. Hakikaten o tarihî binaları eski hâline getirdik, yol kotunu düşürdük. Lise Caddesi’ni de yay trafiğini rahatlatır bir hâle getirdik.”

Taş devrini bitirip asfalt devrini başlattık

Kendilerinden önce ‘Yozgat soğuk memleket, sıcak asfalt tutmuyor’ denerek yolların taşla döşendiğini ifade eden Başer, göreve geldiklerinde ‘Taş devri bitecek, asfalt dönemi başlayacak’ dediklerini belirterek, “Kendi tesisimizi, asfalt plentimizi kurduk. Saatte 100 ton kapasiteli. Şu anda bile asfalt üretiyoruz. Belli günlerde çalışıyoruz. Yaklaşık 90 kilometre, Yozgat’ımızın cadde ve sokaklarına 4 yıldır asfalt atıyoruz. İnşallah bu yıl yapacağımız asfaltla asfaltsız cadde ve sokağımız kalmayacak. Bunda iddialıyız” diye konuştu.

19 mahalleye 26 park yaptık

Yusuf Başer, çocuklar için yaptıkları ve yakında açılışı yapılacak olan Trafik Eğitim Parkı, 500 sokak hayvanının barındırılacağı Hayvan Barınağı, 21 Mahalle’ye 21 Park Projesi kapsamında 19 mahalleye yapılan 26 park hakkında da bilgi verdi. Başer, 2 mahalleye yer bulunamadığı için park yapamadıklarını, mahalle sayısının da şimdi 23’e çıktığını kaydetti.

Yeşil alanları 24 bin metrekareden 350 bin metrekareye çıkardık

Belediyeyi devraldıklarında yeşil alanların 24 bin metrekare olduğunu belirten Başer, bu alanları 350 bin metrekareye çıkardıklarını söyledi. Başer, “Hatta o zamanki Çevre Orman Bakanlığımızdan ‘Türkiye’deki en çevreci belediye’ seçilerek çevre beratı almış bir belediye hâline geldik” dedi. Başer, park ve bahçeleri akasya, ıhlamur ve çınar ağaçlarıyla donattıklarını kaydetti.

Taziye Evleri

Mezarlıklara yaptıkları Taziye Evleri hakkında da bilgi veren Başer, Yozgat dışında başka şehirlerde yaşayan hemşehrilerinin cenazeleri olduğunda mağdur olmamaları için böyle bir uygulama yaptıklarını belirtti. Bu çalışmalarına destek veren hayırsever işadamlarına teşekkür eden Başer, Sarıtopraklık Mezarlığı’na yapılan taziye evi için Osman Köksal’a, Taşocağı Mezarlığı’na yapılan için Mustafa Koç’a ve Çatak Mezarlığı’na yapılan için de Necip Alakoç’a teşekkür etti. Başer, Taziye Evleri’nin yaz aylarında Kur’ân Kursu olarak kullanıldığını, doğalgaz ve sıcak su imkânları bulunduğunu belirtti.

200 dükkân yapıp kira artışlarının önüne geçtik

“Biz, Oto Galericiler Sitesi’ni yaparken, terminal dükkânlarını yaparken bir formül geliştirdik, mesleğimiz Malî Müşavir olduğu için, ‘Nasıl kaynak buluruz?’ diye. Özellikle o bölgelerdeki dükkânların kirasını satmak suretiyle belediyeye hem mülk kazandırdık, hem de ticarî anlamda farklı insanların ihtiyaçlarını giderdik. 200’e yakın, Yozgat’ımıza dükkân yaptık, gayrimenkul yaptık. Galericiler Sitesi, Terminal Dükkânları, Kültür Sokak’taki dükkânlarımız… Bunlara baktığımız zaman, ciddi anlamda, 200’e yakın işyerini Yozgat’ımıza kazandırdık. Hem kiralara firen oldu hem bir ihtiyacı gidermiş olduk, hem de kaynak bulduk. Esnaflardan aldığımız 3 yıllık peşin kirayla, üzerine de belediyemiz takviye etmek suretiyle Yozgat’ımıza buraları kazandırdık.”

Külliyenin açılışına Başbakan Erdoğan’ı davet ettik

‘Belediye-Hayırsever işbirliği’ni de hayata geçirdiklerini ifade eden Başer, hayırsever işadamı Erdoğan Akdağ’a ve Bilal Şahin’e teşekkür etti. Şahin’in Yozgat’a kazandırdığı tesislerden bahseden Başer, yeni kurulan bir mahalleye ‘Bilal Şahin’ adını verdiklerini, o mahallede yine kendisi tarafından yapılan külliyenin yapılacak olan açılışa Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı davet ettiklerini anlattı. Başer, Bilal Şahin Külliyesi ve yaptırdığı Kültür Merkezi hakkında bilgi verdi, Çapanoğlu Camisi’nin etrafında yapılan çevre düzenlemelerini anlattı. Başer, şöyle konuştu:

“Çapanoğlu Camisi’nin etrafı, hemşehrilerimiz bilirler, oradan geçilmezdi; ama şimdi lavabosuyla, dinlenme yeriyle, oradaki dükkânlarıyla, havuzuyla, oturma yerleriyle pırıl pırıl… İşte Ankara’daki Hacı Bayram Camisi, İstanbul’daki Süleymaniye Camisi neyse Yozgat’taki bizim tarihî Çapanoğlu Camimiz de o oldu. Orada 24 saat sıcak sulu, aynı anda 150 kişinin abdest alacağı, ihtiyacını görebileceği güzel projeleri gerçekleştirdik.”

Kentsel Dönüşüm Projesi

Eski Sanayi Sitesi Kentsel Dönüşüm Projesi

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, program sunucusu Ahmet Yılmaz’ın sorusu üzerine, Kentsel Dönüşüm Projesi hakkında da bilgi verdi.

2 yıldır üzerinde çalışmalar yaptıkları Eski Sanayi Sitesi’nin kentsel dönüşüm çalışmalarını son çıkan ‘Kentsel Dönüşüm Yasası’ ile birlikte hızlandırdıklarını ifade eden Başer, TOKİ ile ön protokol imzaladıklarını söyledi. Başer, şu açıklamada bulundu:

“Orada 634 konut yapılıyor. Ayrıca 18 bin metrekare de işyeri var burada. Bu proje tamamlandığında, ben inanıyorum ki, Yozgat’ımızda hem mimarî açıdan hem de görünümü açısından çok ciddi bir eksikliği gidermiş olacak. Hem oradaki mal sahiplerinin mağduriyetleri önlenmiş olacak, hem de Yozgat’ımız bu konuda çok ciddi bir projeye kavuşmuş olacak. Toplu Konut İdaresi’ne ben teşekkür ediyorum. Bu konuda Sayın Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ Bey, hakikaten çok girişimleri oldu, çalışmaları oldu. Ben huzurunuzda teşekkür ediyorum. Zaten en güzel desteği de Sayın Bakanımızdan görüyoruz, tüm siyasîlerimizden de bu desteği alıyoruz. Sağ olsunlar. İnşallah bu gün de yine Toplu Konut’la kesin protokolü imzalayacağız. O da tamamlandığında Yozgat’ta düğmeye basmış olacağız. 2013 yılı içerisinde projemiz başlamış olacak. Proje tamamlandığında da, 534 günlük ir süreyi kapsıyor bu, hem mal sahipleriyle hem Yozgat Belediyesi olarak, hem de Yozgat, mimarî açıdan ilk defa güzel bir projeye kavuşmuş olacak. Ben inanıyorum, binaların dış görünüşüyle, Osmanlı-Selçuklu mimarisini yansıtan işyerleriyle, oradaki projelerdeki 2+1, 3+1, ağırlıklı 4+1 dairelerimiz var. Bunlar tamamlandığında hem beklentileri de gidermiş olacak, kalitesiyle… Toplu Konut İdaresi’ne ben yine teşekkür ediyorum.”

Şehir trafiğini rahatlatacağız

Başer, şehir merkezindeki nüfus artışı sebebiyle meydana gelen araç yoğunluğundan kaynaklanan bir trafik sorunu olduğu hatırlatılarak ‘Otoparkla ilgili bir çalışmanız var mı?’ diye sorulması üzerine de, belediyenin yanında metruk haldeki ikiz binaları yıkıp açık otopark hâline getirdiklerini hatırlattıktan sonra, bu konuda hazırladıkları ve ‘mega proje’ olarak nitelendirdiği katlı otopark projesi hakkında bilgi verdi. Başer, şunları söyledi:

“Biz Belediye binasını daha önce Karayolları’nın oraya planladık. Şimdi yeni bir fikir gelişti. Şu anki Hükümet Konağı’nın yerini belediyeye verelim, merkezde kalsın; Valilik oraya gidecek çünkü. Öyle bir şey olursa, belki farklı bir proje değişikliğine de gidilebilir. Bunu halkımızla yine paylaşacağız; am o bölgenin altını komple otopark yapmak suretiyle o şehir trafiğini rahatlatacağız. Zaten bizim Galericiler Sitesi, Kamyon Garajı ile birlikte resmî daireler de artık birer birer dışarı çıkıyor. Karayolları işte dışarı çıkıyor. Toprak Mahsulleri Ofisi… Zaten 2 yıldır buğdayı merkezde aldırmıyoruz. O yoğunluğu da aldık. İnşallah, planlı bir şekilde bir rahatlama olacak, onu da gerçekleştirmiş olacağız.”

Kültürel faaliyetler

Hayri İnal Konağı restore edildi

Başer, Yozgat’ın tarihî konaklarına yönelik belediye çalışmalarının sorulması üzerine de, bu konuda açıklamalarda bulundu. Tarihî Hayri İnal Konağı’nı restore ettirdiklerini ve bugün 24 saat boyunca kültürel amaçlı olarak kullandıklarını ifade eden Başer, “Burada, gelen Yozgatlı hemşehrilerimize hem yöresel yemeklerimizi; arabaşımızı, çedeneli kavurgamızı ikramda bulunuyoruz, hem de turizm açısından da bir katkısı oluyor.

Hüznî Baba’nın evini Yozgatlı Şairler ve Yazarlar Müzesi yapacağız

Bu Hayri İnal Konağı ile birlikte, şu anda Yozgat, şairler ve yazarlar otağı diyebiliriz, Hüznî Baba’sını, Fennî’lerini yetiştirmiş… Fennî, bir buğday tanesine Ayetel Kürsî’yi yazan bir insan. Belki bir şairin hayatını bile burada saatlerce konuşacağımız bir büyük derya bunlar. Onun için bunlar adına Hüznî Baba’nın evini aldık. Orayı Yozgatlı Şairler ve Yazarlar Müzesi yapacağız inşallah.

‘Yanan Hamam’ı restore ettireceğiz

‘Yanan Hamam’ın yeri vardı Ahmey Bey, orayı da biz şu anda aldık. Restorasyon çalışmalarımız devam ediyor. Anıtlar Kurulu ile görüşüyoruz.

Bununla birlikte, Askerlik Şubemiz vardı, bilirsiniz, çok estetik, tarihî, güzel bir bina. Askerlik Şubemiz, Abdülhamid döneminde yapılan, yeni binasına taşındı. O binayı Yozgat Belediyesi olarak biz aldık. Şehir Kent Belleği Müzesi yapacağız.

Bozok Araştırmaları Merkezi’ni kurduk

Bozok Araştırmaları Merkezi’ni kurduk. Orası da faaliyete geçtiğinde bir eksikliği de gidermiş olacağız. Tabii oranın da ciddi bir restorasyonu gerekiyor. Malî imkânlarımız kısıtlı olduğu için, TBMM Başkanımız Sayın Cemil Çiçek Beyden yardım da talep ettik, sağ olsun, o da ilgilileri gönderdi. İnşallah onun destek ve yardımlarıyla oranın restorasyonunu da tamamlamış olacağız. O zaman Yozgat’ımıza yeni bir kültür faaliyeti de girmiş olacak. Zaten, bu Hayri İnal Konağı’nda biz, her Cuma akşamı orada Bozok Sürmeli Geceleri yapıyoruz. O da hakikaten çok güzel oluyor.

Nida Tüfekçi Türk Halk Müziği Korosu

Nida Tüfekçi Halk Müziği Koromuzu kurduk. O da her ay bir ilimize Yozgat türkülerini tanıtıyor. Yozgat dendiği zaman, Yozgat Sürmelisi’ni, en güzel türküleri biz Yozgatlılar olarak biliyoruz. Bu türkülerimizi seslendiriyorlar. Nida Tüfekçi Halk Müziği Koromuz da her ay bir ilimizde konser veriyor. Pek çok ilimizde bu konserleri gerçekleştirdik. Kültürel olarak bu faaliyetlerimiz orada devam ediyor. ‘Yanan Hamam’ın yerini inşallah restore ediyoruz.

Taha Akyolların evini restore ettireceğiz

Taha Akyol Beylerin evi vardı; oranın yine arsa takasını geçekleştirdik. Önümüzdeki günlerde oranın restorasyonu başlayacak. Tarihî kültürel olarak da bu hizmetleri yapmaya çalışıyoruz.”

Çamlık Millî Parkı’na teleferikle çıkılacak

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, programda Türkiye’nin ilk millî parkı olan “Çamlık Millî Parkı”na yönelik çalışmalar hakkında da bilgi verdi.

Çamlık’a yönelik projeler konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Yozgat’a geldiğinde kendisinden yardım talebinde bulunduklarını, Başbakan Erdoğan’ın da gerekli talimatları verdiğini belirten Başer, “Bu talimatlar doğrultusunda hem ilgili Bakanlıklarımız hem de Yozgat Valiliği ve Yozgat Belediyesi olarak müşterek bir çalışma yürütüyoruz. Büyük, ‘mega’ bir proje Çamlığımız. Geçtiğimiz 2012 yılı içerisinde orada başlangıç oldu. 1,5 milyon Liralık günübirlik tesisler yapılmaya başlandı. Bu yıl da 4 milyon Liralık bir tahsisat ayrıldı. İnşallah orası, hızlı trenin istasyonundan Çamlık’a kadar teleferikle, oradan da Yozgat’a iniş tekrar teleferikle olacak.

Kayak merkezi, obezite merkezi

Kayak merkeziyle, içerisinde obezite merkeziyle çamlığın, yapacağız; onun projesi tamamlandı. Tabii Çamlık, Türkiye’mizde ilk millî parklarımızdan birisi. Orada bir Kafkasya’da bir de Yozgat’ta olan çam türü var. Türkiye’nin de ilk millî parkı. Orada hatta Âşık Kerem’in ‘Beş Çamlar’ı var, biliyorsunuz, Âşık Kerem’in diktiği çamlar var Yozgat’ımızda. Onun için çok önemsiyoruz bu projeyi. Takip ediyoruz. İnşallah önümüzdeki aylarda yine 2013 yılı içerisinde ciddi bir kısmı tamamlanmış olacak. O da restoranıyla, yürüyüş yollarıyla, içerisindeki o doğal yapıyı da bozmadan, oranın estetiğine uygun proje hazırlanıyor.”

Başer, Spor Vadisi projesinin de hayata geçirileceğini söyledi. Başer, “Karşılıklı olarak Nohutlu ile Çamlık, inşallah örtüşmüş olacak” dedi.

Kongre Merkezi 1 Mart’ta açılacak

Yozgat Belediyesi ile Bozok Üniversitesi arasında işbirliği ile yürütülen çalışmalar olup olmadığının sorulması üzerine de Başer, kurulduğu 2006 yılından bu yana çok ciddi bir mesafe katettiğini belirttiği Bozok Üniversitesi ile, şehrin mimarisinden alt yapısına kadar pek çok alanda ortaklaşa çalışmalar yaptıklarını söyledi. Başer, üniversite bünyesinde yapılan Kongre Merkezi’nin, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın katılımıyla 1 Mart’ta açılacağını duyurdu.

Üniversitesi, hızlı treni, havaalanı ile Cumhuriyet tarihinin en büyük projelerinin Yozgat’ta gerçekleştiğini ifade eden Başer, “Sadece bizim belediyemize içme suyu getirecek hattın maliyeti 59 milyon; yani eski parayla 59 trilyon Liralık bir yatırımı, Cemil Çiçek Barajı’ndan, eski Musabeyli Barajı’ndan şehrimize gelecek hattın maliyeti, arıtmasıyla birlikte 59 trilyon Lira. Bunlar dile kolay tabii… Geçtiğimiz günlerde yine sadece Millî Eğitim’den gelen, 2013 yılı içerisinde harcanacak pay, 65 trilyon Lira.

‘Yozgat 50 yıl cezalı’ iddiası, beceriksiz siyasetçilerin uydurması

Önceki yıllarda biliyorsunuz, Yozgat’ımıza denmiş ki işte ‘Yozgat cezalı 50 yıl’… Güya ceza var. (Ahmet Yılmaz: Ben, Yozgat’taki televizyon yıllarımızda onu hep dile getirdik. Birisinin elinde bilgisi, belgesi varsa getirsin. Öyle bir şey yok. Bu hayalî bir şey herhalde…) Ben şunu diyorum: Hizmet getiremeyen siyasîlerimizin arkasına sığındığı bir gerekçe… (Ahmet Yılmaz: ‘Niye kalkınmadı Yozgat?’ deyince beceriksiz siyasîlerin, ‘Ne yapalım Atatürk ceza verdi’ gibi bir uydurma şeyle onun içinden çıktılar. Halbuki ben hiç öyle bir şeye rastlamadım. Siz rastladınız mı, bilmiyorum.) Yok, araştırdık Ahmet Bey, öyle bir şey yok.”

‘İçme suyu pahalı’ iddiası doğru değil

Program sunucusu Ahmet Yılmaz, Yozgat’ta içme suyunun çok pahalı olduğunu iddia edenler olduğunu ve program öncesi bu konuda çok sayıda mesaj aldıklarını belirterek, Başer’den açıklama istedi. Başer, şu açıklamada bulundu:

“Ankara’da bizden pahalı, Kayseri’de (bizden pahalı). Ben bunu iddia ediyorum. Bizde suyun tonu 2 Lira. Son yıllarda arıtması olan katı atık düzenli depolaması olan… (Sunucu araya girip espri yapınca cümlesi yarım kalıyor.) Benim burada yeğenlerim filan oturuyor. Soruyorum, ‘Ankara’da suyu kaça içiyorsunuz?’ diye, bizden pahalı. Çünkü burada içilen suyun yüzde 50’si kadar arıtma bedeli ödeniyor; yani su 2 Liraysa 1 Lira da arıtma bedeli, ton başına. Biz de 2 Liralık suya yüzde 25’ini arıtma bedeli olarak alıyoruz. Bunlar su faturasına yansıyor. Hem arıtma bedeli yansıyor, hem katı atık bedeli yansıyor. Bakanlığın getirdiği, tabii mecburiyetten dolayı. Bizim katı atığımızı götürüyoruz, düzenli depoluyoruz. Oranın yıllık maliyetini de konutlara bölmek zorunda. Ticarî alanlara, konutlara. Fatura başına 6 Lira katı atıktan geliyor, yaklaşık yüzde 25 de sudan geliyor. 6 Lira da ondan gelse 12 Lira. 12 Liralık da su kullansa 24 Lira. Halbuki o ( ‘su pahalı’ iddiasını dile getirenler) 24 Lirayı su tonuna bölüyor. Bölmeden su fiyatına baksa, diğer illerle kıyaslansa, bizim Yozgat’taki su fiyatımız, diğer illere göre ucuz. Elbette bizden ucuz olan iller vardır ama onların su maliyetleri çok düşük. Biz, suyu 46 kilometreden getiriyoruz. 800 kottan 1500 kota (yüksekliğe) basıyoruz suyu ve 4 terfi ile geliyor. Hatta belediye olarak daha sübvanse ediyoruz suyu. 2 yıldır da zam vermedik suya. Elektrik giderimiz, her ay 750-800 bin Lira. Yani 750 milyar eski parayla her ay elektrik gideri ödüyoruz, vatandaşımıza su veriyoruz. İnşallah Cemil Çiçek Barajı devreye girdiğinde 46 kilometrelik mesafe 23 kilometreye düşüyor. O zaman yeniden değerlendirilerek inşallah bir fiyat vereceğiz ama 2 yıldır, hatta bu üçüncü yıla girdi, suya zam vermedik. Sadece katı atıktan ve arıtmadan gelen bedelden dolayı pahalıymış gibi gözüküyor.”

Hızlı tren, havaalanı

Başer, hızlı tren hattına dair bir soru üzerine de, Bakanlığın daha önce deneme seferlerinin 2015’te başlayacağını açıkladığını, Yozgat-Ankara arasının 50 dakikada kat edileceğini söyledi. Başer, hızlı tren hattı tamamlandıktan sonra Ankaralıların mahalle ziyaretine gider gibi Yozgat’a gidebileceklerini, devam etmekte olan turistik projelerin de o zamana kadar tamamlanmış olacağını dile getirdi. Başer, yapımı planlanan havaalanı için de yer tahsisinin yapıldığını, projenin ÇED raporu aşamasına geldiğini belirtti. Başer, “Ben inanıyorum, yatırımcılarımıza da Yozgat havaalanı ve hızlı tren çok büyük katkı olacak” dedi.

Vaad ettiğimiz hizmetleri fazlasıyla yaptık

Başkan Başer, ‘yapmak isteyip de yapamadıkları çalışmalarının olup olmadığı’na dair bir soruyu cevaplarken de, “Ahmet Bey, tabi biz trafikte, özellikle otopark konusunda geciktik, bunu kabul etmek lâzım; ama bunun dışında projelendirdiğimiz diğer hizmetlerin tamamını fazlasıyla yaptık” dedi ve bu hizmetlerden örnekler verdi.

Yozgat’ın değerleri

Yozgat’ta belediyeciliğin ciddi bir ivme kazandığını belirten Başer, “Artık Hollanda’nın Hengelov şehriyle kardeş oluyoruz, işte Kırgızistan’ın Oş şehriyle kardeş olduk, Bosna Hersek’te Linjia ile… Türk Dünyası Kültür Parkı’na başlıyoruz. Şimdi Şahin Tepesi’ne hem Cengiz Aytmatov’un hem İzzet Begoviç’in büstlerini yaptırdık. Hakikaten önemli bir proje. Türk Dünyasını Yozgat’ta her yıl buluşturuyoruz. Bu sene ilk defa birinci şölenini yaptık. İnşallah bunları geleneksel hâle getirerek her yıl Türk Dünyası kültürünü Yozgat’ta yaşatacağız. Çünkü Yozgat dendiğinde, Oğuzların Bozok kolu Yozgat. Yozgat, Fatih Sultan Mehmed Han’ın hocası Molla Hüsrev’i yetiştiren, (Ahmet Yılmaz: Demirli Medrese’de Kâbe imamı yetiştiren) Tabi. Osmanlı’nın ilk Dışişleri Bakanı Şakir Paşa’yı yetiştiren Yozgat. Osmanlı döneminin ilk Dışişleri Bakanı Yozgatlı. Sporcusuyla, siyasetçisiyle Yozgat, hakikaten ülkesine, milletine çok faydalı olmuş, en çok şehit veren illerimizden birisi” diye konuştu.

Başer, geçmişte Nasuh Akar’, Celal Atik gibi güreşçiler yetiştirmiş olan Yozgat’ın günümüzde de olimpiyat üçüncüsü, dünya şampiyonu Rıza Kayaalp’i yetiştirdiğini hatırlatarak, “Biz de belediye olarak bu ata sporumuz olan güreşe çok değer veriyoruz. Geçtiğimiz günlerde Başbakan Yardımcımızın da teşrifleriyle belediye spor kulübümüzü açtık. Orada güreş alt yapısını yetiştiriyoruz. İnşallah yeni Rıza Kayaalplerimizi orada yetiştirme imkânımız olacak” dedi.

Göç konusu

Programın sunucusu Ahmet Yılmaz, programın sonunda Başer’e, Yozgat’ın sürekli dışarıya göç veren bir il olduğunu hatırlatarak, bu konudaki görüşünü sordu.

Başer, bu konuyu şöyle değerlendirdi:

“Yozgat’ımız, göç veren illerden birisi gibi gözüküyor ama merkez olarak göç alıyoruz, yani şehir merkezi olarak göç alıyoruz. Hatta (merkez) nüfusumuz, geçen yıla göre 1500’e yakın bir artışı var. Tabii, işsizlikle de alâkası olan, hükümetimiz bu bölgelerle ilgili çok ciddi önlemler alıyor. İşte teşvikler uyguluyor. Biz, teşvikte 5. Bölgeyiz. Meselâ Organize (Sanayi Bölge)miz şu anda 6. Bölge. Buna rağmen işte yatırımcı gelmiyor. Bunun nedenlerine bakmak lâzım. Geçtiğimiz ay içerisinde bizim Başkan Yardımcısı arkadaşımız, Danimarka’ya gitmişlerdi. Orada ciddi bir firmaya, işte bir Türk vatandaşımıza ‘Yozgat’a da yatırım yapın’ dendiğinde, bu teşvikleri anlattığında ‘Havaalanınız var mı?’ diye soruyor. Yani hızlı tren, havaalanı çok önemli. Yatırımcılarımız için (mevcut durumun) tersine döneceğine inanıyorum; çünkü Yozgat, tarım hayvancılık konusunda hakikaten yatırım yapılabilecek çok ciddi bölgelerimizden birisi. Artık günümüzde tüm ilçelerimizde sıcak su var. Hem sağlık açısından, hem jeotermal enerji açısından olsun, organik tarım açısından çok önemli illerimizden birisi. Bu konuda da ciddi çalışmalar devam ediyor. Zaten Et Balık Kurumu’nun Yozgat’a gelmesiyle, ben bu konuda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere Başbakan Yardımcımız Bekir Bozdağ’a, (TBMM Başkanı) Cemil Çiçek Beye, Yozgat milletvekillerimize teşekkür ediyorum. Yozgat’a Et Balık (Kurumu) geldi, Yozgat tarım hayvancılık konusunda ciddi bir ivme kazandı. Geçen yıl sadece 12 bin büyükbaş hayvan Yozgat’ta kesildi. Yozgat Kavurması’nı artık giderken hediye olarak götürebilecek hâle geldik. İnşallah tarım hayvancılığa da Et Balık Kurumu ciddi anlamda ivme kazandıracak.” 

(Yozgat Muhabir)