11 Kasım 2009 Çarşamba

Özışık: Yozgat, tarıma dayalı sanayi ile gelişir

Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Metin Özışık, Yozgat’ın, tarım ve hayvancılığa dayalı sanayi ile gelişebileceğini söyledi.

Yozgat’ın, teşvik kanunlarından umduğu faydayı göremediğini belirten TSO Başkanı Özışık, “Yozgat Organize Sanayi Bölgesi’nde mobilya gelişemez, metal işlerini geliştiremezsiniz. Çünkü etrafımızda çok köklü ve büyük firmalar bulunmaktadır. Yozgat’ın bir tekstil üssü olması da çok zor” dedi. Yozgat’ın, tarım ve hayvancılığa dayalı sanayi ile gelişebileceğini dile getiren Özışık, Yozgat’ın termal turizm kaynaklarının da iyi değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.

Yozgat TSO Başkanı Metin Özışık, teşvik uygulamaları hakkında genel bir değerlendirme yaptı ve Yozgat’ın hangi modelle kalkınabileceğine dair görüşünü dile getirdi.

Yozgat, teşvikten umduğunu bulamadı

9 Haziran 2009 tarihinde açıklanan teşvik yasasının Yozgat’a hiçbir getirisinin olmadığını belirten Özışık, bu yasanın süresinin 31 Aralık 2010’da tamamlanacağını, 1 Ocak 2011 tarihi itibariyle de güncelleneceğini kaydetti.

Özışık, Yozgat için yeni beklentileri olduğunu ancak 9 Haziran 2009 ile 31 Aralık 2010 tarihleri arasını Yozgat için kayıp olarak kabul ettiklerini söyledi. “Çankırı Organize Sanayi Bölgesi’nde tahsis edilecek arsa kalmazken, ilimize gelen tek bir yatırımcı dahi yok” diyen Özışık, bu farkın, Yozgat’ın 4. bölgede, Çankırı’nın ise daha avantajlı olan 3. bölgede yer almasından kaynaklandığına işaret etti.

Daha önceki yıllarda çıkmış ve şu anda halen devam eden 5084 Sayılı Teşvik Kanunu’nun Yozgat için daha avantajlı olduğunu ifade eden TSO Başkanı Özışık, şunları söyledi:

“5084 Sayılı Yeşvik Kanunu’ndan Yozgat’ta çok sayıda iş adamının faydalandığı sigorta işveren katılım payı çok önemlidir. 31 Aralık 2009 tarihi itibariyle, bu kanun kapsamındaki SSK işveren prim desteği de sona erecektir. Süresinin uzatılıp uzatılmayacağı konusunda ise hiçbir bilgimiz yok. Eğer bu yasa uzatılmaz ise o konuda da büyük sıkıntı yaşayacağız. 5084 Sayılı Kanun’un 31 Aralık 2010 tarihine kadar uzatılması beklentisi içindeyiz.”

2007 yılının başlarında Organize Sanayi Bölgesi’nde 2 bin 500 işçi çalışırken bugün bu sayının bin 300’e düştüğüne dikkat çeken Özışık, bu konuda şunları söyledi:

“İlimiz Organize Sanayi Bölgesi’nde aktif olarak 23 firma çalışıyor gözüküyor. Fakat bunların sadece 7 veya 8’i aktif olarak çalışmaktadır. Teşvik Kanunu bölge farkından ve yaşanan krizden dolayı birçok firma kapandı. Diğer firmalarda ise sıkıntı had safhadadır. Yozgat’ın mevcut teşvik sisteminde aldığı 23 alt sektöre hiç ihtiyacı yok. Çünkü bu sektörler Yozgat için uygun olan sektörler değildir. Biz 5084 Sayılı Teşvik Kanunu’nun devam etmesini istiyoruz.”

Yozgat, tarım ve hayvancılığa dayalı sanayi ile gelişir

Yozgat’ın, tarım ve hayvancılığa dayalı sanayi ile gelişebileceğinin altını çizen Özışık, bu konudaki görüşünü şöyle dile getirdi:

“Hayvancılık, tarım ve tarıma bağlı meyvecilik ve seracılık konusunda çok özel destek alması gerekir. Yozgat Organize Sanayi Bölgesi’nde mobilya gelişemez, metal işlerini geliştiremezsiniz; çünkü etrafımızda çok köklü ve büyük firmalar bulunmaktadır. Yozgat’ın bir tekstil üssü olması da çok zor. Yozgat’ın yapması gereken; hayvancılık, tarım ve termal kaynaklardan yararlanmadır.”

Yozgat’ın Boğazlıyan Cavlak bölgesinde, seracılığa uygun 4 milyon metrekare arazi bulunduğuna işaret eden Özışık, “Burasının kesinlikle ve acilen ‘Seracılık Organize Sanayi’ olması gerekir veya termal turizm bölgesi olmadır” dedi. Özışık, seracılığın sadece Boğazlıyan ilçesinde değil, termal kaynakların bulunduğu diğer ilçelerde de yapılabileceğini söyledi.

Bakanlık, hayvancılık projemizi beklemeye aldı

Hazırladıkları “Tarıma Dayalı İhtisas Hayvancılık Organize Sanayi Bölgesi Projesi”nin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan geri döndüğünü belirten TSO Başkanı Özışık, bu duruma da tepki gösterdi. Özışık, şöyle konuştu:

“Hayvancılık projemiz Sanayi Bakanlığı’ndan geri döndü. Bakanlık, Diyarbakır’daki projenin neticesini görmek istediği için beklememizi söyledi. Mevcut konjonktür itibariyle Yozgat’ın projesinin de yolu açılmalıydı. Bütün Türkiye’ye de “Diyarbakır ve Yozgat’ın neticesini görmeliyiz” demeliydi. Diyarbakır yapılırken Yozgat’ın beklemesi de başka bir haksızlıktır. Diyarbakır’ı beklemeyelim, biz de yapalım ve iki tarafı da izleyelim. Yozgat ile Diyarbakır’ın iklimi farklı, belki orada başarısız olan proje Yozgat’ta başarılı olur. Bu nedenle bu projenin uygulanmaya konması gerekir.”

(Kaynak: yurthaber.com)