Erdoğan gündemi değerlendirdi, soruları cevapladı |
Türkmenistan’a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda Mısır’da
yaşanan katliamı da değerlendiren Başbakan Erdoğan, “İslâm dünyası üzerinde
devamlı olarak bir tezgâh çalıştırılıyor, tuzaklar çalıştırılıyor. Bu tuzaklar
bizler için de geçerlidir, Türkiye için de geçerlidir. Onun için şunu
unutmayalım, güçlü Türkiye’yi kimse istemiyor. Onun için biz güçlü olmaya
mecburuz. Önce kendi içimizde birbirimizi sevmeye, dayanışma hâlinde olmaya
mecburuz. Bunun için biz tırnaklarımızla kazıyacağız, çalışacağız ve inşallah
güçlü olan Türkiye’yi de bu şekilde inşa edeceğiz” diye konuştu
Bir Musa çıkar ve
zulmün hesabını sorar
Başbakan Erdoğan, “Mısır darbecileri, dünyanın kudretli
gibi görünen firavunlara kalmadığını çok iyi bilirler. Er ya da geç bir Musa
çıkar ve zulmün hesabını sorar” dedi.
Başbakan Erdoğan Türkmenistan’a
gitti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çalışma ziyaretinde
bulunmak üzere Türkmenistan’a gitti. Erdoğan, Esenboğa Havalimanı’nda,
Türkmenistan’a hareketinden önce basın toplantısı düzenledi.
Mısır’da darbe karşıtlarına yönelik katliamla ilgili
değerlendirmelerde bulunan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Mısır’daki darbe yönetimine şunu hatırlatmak istiyorum,
tarihte hiçbir zalim zulümle abad olmamıştır. Mısır’ın darbeci yöneticilerinin,
bu dünyanın kudretli gibi görünen firavunlarına dahi kalmadığını bilmeleri
gerekir ki onlar bunu çok iyi bilirler. Er ya da geç bir Musa çıkar ve zulmün
hesabını sorar.
Kendi oylarının akıbetini öğrenme mücadelesi içinde olan
Mısır halkına karşı, askeri darbeyi yapanların çok açık bir katliam
yaptıklarını dünya televizyonlarından izledik.
Biz inandığımız doğruları söylemediğimiz sürece ayakta
kalamayız. İnandığımız şeyleri söylemeye devam edeceğiz. Haksızlık karşısında
susan dilsiz şeytandır.
Şehadete inanmış olan bu insanlar, er veya geç Mısır’da
bu demokratik haklarının neticesini de kazanacaklardır’ diye düşünüyorum. Batı
bunu anlamak durumundadır. Eğer Batı demokrasi testinden geçmek istiyorsa bunu
anlamak durumundadır. Ama demokrasi testini kaybetme noktasında veya
demokrasinin sorgulanması gibi bir sürece karar vermişse o ayrı bir konudur.
Nitekim bu konuda Batılı ülkeler eğer samimi davranmazlarsa, samimi adımlar
atmazlarsa ben inanıyorum ki artık demokrasi dünyada sorgulanmaya
başlanacaktır.
Bugüne kadar yapılan ‘darbelerde demokrasiyi kurtarmak’
hep bir bahanedir. Mısır’da da böyle bir bahaneyle karşımıza çıktılar.
Darbenin yapıldığı 3 Temmuz’dan bugüne Türkiye olarak bu
darbeyi eleştirdik. Darbeye karşı yapılan barışçı gösterileri hep destekledik.
Bizi ‘Mısır’ın iç işlerine niçin karışıyorsunuz’ diye itham ettiler. Bize ‘Arapların
iç işlerine niye karışıyorsunuz’ diyorlar. Suriye olunca neden Türkiye’den
destek istediniz, Suriye, Arap değil mi? Mısır da bizim komşumuz. Medeniyet ve
kültürel olarak bağlarımız var.
Mısır’da sadece demokrasi değil insanlık hedef
alınmıştır. Mısır’da demokrasiye ölümcül bir darbe vurulmuş ardından insanlık
can çekişmeye başlamıştır. Bir ülkenin ordusunu, askerlerini, polisini, ağır
silahlarını kendi halkına çevirmesi, meydanlarda adaleti beklemekten başka
hiçbir şey yapmayan kendi halkını toplu halde katletmesi içişleridir diyerek
asla görmezden gelinemez.
Mısır’da sorun öyle bir noktaya gelmiştir ki bu katliamı
işleyenler kadar artık bu katliama sessiz ve tepkisiz kalanlar da bu
cinayetlerden sorumludur. Dünyanın gözü önünde binlerce masum insan ölürken,
masum kadınlar, mahsun çocuklar alçakça katledilirken, insanlar artık
meydanlara kefenlerini giyip çıkarken, bunu görmezden gelmek, duymadım,
görmedim, bilmiyordum demek doğrudan doğruya bu cinayetlere ortaklık etmektir.”
“Mısır halkı dünyaya adeta ders verdi”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Mısır’ın 25 Ocak
devrimiyle başlayan demokratikleşme umutları bu askeri darbeyle söndürülmemiş
tam tersine daha da güç kazanmıştır. Mısır halkının, Mısır’daki milyonların
haftalardır süren direnişi takdire şayandır. Ramazanda o sıcağın altında oruç
tutarak, namaz kılarak, ibadet ederek, şiddete asla pirim vermeyerek devam eden
kutlu direniş tüm dünyaya, dünya tarihine örnek teşkil edecek bir güzellik ve
umut sergilemiştir. Kefenleriyle meydanı dolduran, oylarına sahip çıkan,
üzerlerine yağan kurşunları gülümseyerek karşılayan Mısır halkı dünyaya adeta
ders vermiştir” dedi.
“İslam dünyası üzerinde devamlı olarak bir tezgah çalıştırılıyor”
Başbakan Erdoğan, “İslam dünyası üzerinde devamlı olarak
bir tezgah çalıştırılıyor, tuzaklar çalıştırılıyor. Bu tuzaklar bizler için de
geçerlidir, Türkiye için de geçerlidir. Onun için şunu unutmayalım, güçlü
Türkiye’yi kimse istemiyor. Onun için biz güçlü olmaya mecburuz. Önce kendi
içimizde birbirimizi sevmeye, dayanışma halinde olmaya mecburuz. Bunun için biz
tırnaklarımızla kazıyacağız, çalışacağız ve inşallah güçlü olan Türkiye’yi de
bu şekilde inşa edeceğiz” dedi.
“Sessiz kalan, herkesin, ellerine yüzlerine o masum
çocukların kanı bulaşmıştır”
Erdoğan, Mısır’da darbe karşıtlarına yönelik katliamla
ilgili olarak, “Susan, sessiz kalan, tepkisiz kalan herkesin, her yönetimin,
her uluslararası kuruluşun, tıpkı darbeyi yapanlar gibi ellerine yüzlerine o
masum çocukların kanı bulaşmıştır” dedi.
“Bundan sonra hangi yüzle demokrasiden bahsedeceksiniz”
Başbakan Erdoğan, Batı’nın Mısır’da darbe karşıtlarına
yönelik katliama karşı sessiz kaldığını belirterek, “Bundan sonra hangi yüzle
demokrasiden, insan hak ve özgürlüklerin bahsedeceksiniz” dedi.
“Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin süratle
toplanması gerekmektedir”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyinin süratle toplanması gerekmektedir. Efendim filanca buna ‘evet’
der veya ‘hayır’ der. Buna herkesin, atılması gereken adımlar noktasında ‘evet’
demesi gerekir. Eğer demezlerse tarihi bir sorumluluk süreci başlar ve tarihe
bunun hesabını ‘evet’ demeyenler hiçbir zaman veremeyeceklerdir” dedi.
“Bu katliamları gerçekleştirenler şeffaf ve adil şekilde
yargılanmalıdır”
Başbakan Erdoğan, “Bu katliamları gerçekleştirenler
şeffaf ve adil şekilde yargılanmalıdır. 30 Haziran’dan bu yana başta
Cumhurbaşkanı Mursi olmak üzere tutuklanan siyasiler serbest bırakılmalıdır.
Başta Birleşmiş Milletler ve Arap Ligi olmak üzere uluslararası kuruluşlar ve
ülkeler daha fazla kan akmadan, daha fazla can kaybı olmadan bugüne kadar
cesaretlendirdikleri darbecileri en azından bundan sonra derhal kınamalı,
katliamların durması için derhal harekete geçmelidir” dedi.
“Gelin hiç olmazsa ortak ne yapabiliriz bunları konuşalım”
Erdoğan, Mısır’daki olaylara ilişkin muhalefetin tavrını
eleştirerek, “Ülkemdeki muhalefete bakıyorum. Muhalefet, ‘İktidar, Mısır
sorununda çok daha farklı adımlar atabilir ve burada etkin olabilirdi’ gibi
saçma sapan, şimdi de Mısır üzerinden ‘Acaba nasıl oy devşirebiliriz’ diye ana
muhalefeti, yavru muhalefeti bu tür açıklamalar yapıyor. Gelin hiç olmazsa
burada samimi davranın da ortak ne yapabiliriz bunları konuşalım” dedi.
Sağlık durumu ilgili haberler
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sağlık durumuna ilişkin
haberlerin hatırlatılması üzerine, “Hangi hastanede yatmışım, nasıl olmuş filan
hepsini sizlerden öğreniyorum. Ben hastanede falan böyle bir şey olmadı. Sadece
bayramdan sonra birkaç gün dinlendim, programımı da bu arada uygulamaya koydum.
Şimdi Türkmenistan, cumartesi günü Bursa beraber yola gidebiliriz, devam
edebiliriz, herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Medyanın bu huyu çok kötü.
Biraz da kendinizi sorgulamanız lazım. Bu kadar yalanı nerede buluyorlar, nasıl
uyguluyorlar, nasıl duyuruyorlar, nasıl yazıyorlar biraz da insan utanır.
Ülkenin başbakanının ‘yok hastanede yatmış, yok şöyle olmuş, böyle olmuş
vesaire. Biz bir ders aldık, o dersin başlığı da edep yahu” dedi.
Kaçırılan pilotlar
Erdoğan, Lübnan’da kaçırılan iki pilota ilişkin “Sağlıkları
ile ilgili şu ana kadar, dün akşam itibarıyla herhangi bir endişe söz konusu
değil ve ilgili birimlerimiz bu konuyla ilgili çalışmalarını sürdürüyorlar”
dedi.
Kılıçdaroğlu’nun Irak ziyareti
Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun
Irak ziyaretine ilişkin soru üzerine “Herhalde Irak Başbakanı Türkiye’de
görüşecek muhatap olarak kendilerini buldular. Buyursunlar, görüşmelere devam
etsinler” dedi.
Erdoğan, bazı CHP milletvekillerinin fişlendikleri iddialarının
sorulması üzerine de “Bizim böyle fişleme gibi bir sanatımız yok. Böyle bir
derdimiz de yok. Ben fişlendiğimi biliyorum, arkadaşlarımın fişlendiğini
biliyorum ama biz böyle bir yola hiçbir zaman tevessül etmedik, bunları hiçbir
zaman da doğru bulmadık. Bulmadığımızı da açıkladık. Dinlendiğimizi
biliyorsunuz defahatle söyledik. Bunlar malum şeyler. Hatta hatta bunları
abartarak yazan gazeteler, bunlar bile biliyorsunuz, bizim kimlerle, nasıl
konuştuğumuzu, neler konuştuğumuzu kendi gazetelerinde yayınladılar. Demek ki
bizi onlar iyi dinlemişler. Veyahut da dinleyenlerle ortaklıkları var”diye
konuştu.
Gazeteci ve Yazarlar Vakfının 11 maddelik basın
açıklaması
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder