1 Mayıs 2010 Cumartesi

Sultan Abdülhamit dönemine uzanan dostluk

“2010 Türkiye’de Japonya Yılı”, aralarında Yozgat’ın da yer aldığı pek çok ilde düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.

Sultan Abdülhamit döneminde yaşanan Ertuğrul Firkateyni faciasının ardından başlayan Türk-Japon yardımlaşması, zaman içinde hâlâ devam eden bir dostluğa dönüşmüştü. İşte o dostluğun hikâyesi:

2010 Türkiye’de Japonya Yılı

2003 yılının “Japonya’da Türkiye Yılı” ilân edilmesinin ardından, 2010 yılı da, “Türkiye’de Japonya Yılı” olarak ilân edildi. Bu kapsamda, ünlü Japon davul grubu Wadaiko, 30 Nisan Cuma günü Yozgat İl Kültür Müdürlüğü Konferans Salonu’nda bir gösteri düzenledi.

“2010 Türkiye’de Japonya Yılı”nın, resmî açılışı, Ankara’daki Türk Japon Vakfı Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle yapılmıştı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Japon Dışişleri Bakanı Katsuya Okada’nın da katıldığı programa, Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İnci Varinli de iştirak etmişti.

Bozok Üniveritesi, Japonya ile kültürel ilişkiler çerçevesinde Fen-Edebiyat Fakültesi bünyesinde Japon Dili ve Edebiyatı Bölümü açmıştı.

Türkiye ile Japonya arasındaki bu dostluğun, Osmanlı Padişahı Sultan 2. Abdülhamit dönemine kadar uzanan tarihî ve hazin bir hikâyesi var.

Osmanlı dönemine uzanan dostluk

1887 yılında, Japonya İmparatoru Meiji’nin yeğeni Prens Komatsu, eşiyle birlikte Osmanlı İmparatorluğu’nu ziyaret eder ve Osmanlı Padişahı Sultan 2. Abdülhamit tarafından kabul edilir. Bunun üzerine, Sultan 2. Abdülhamit, Tuğamiral Osman Paşa komutasındaki Ertuğrul Firkateyni’ni toplam 650 mürettebatıyla birlikte Temmuz 1889’da Japonya’ya gönderir. Haziran 1890’da heyet Yokohama Limanı’na ulaşır. Tuğamiral Osman Paşa, Osmanlı İmparatorluğu yüksek nişanını İmparator Meiji’ye takdim eder.

Eylül 1890’da heyet dönüş yolculuğuna çıkar, ancak Ertuğrul Firkateyni Kobe’ye doğru yol alırken, Wakayama Eyaleti Kishu açıklarında tayfuna yakalanır. Şiddetli rüzgâr ve büyük dalgalar arasında Ertuğrul Firkateyni, Kashinozaki deniz fenerine doğru seyrederken, kıyıdan yaklaşık 40 metre açıkta kayalıklara çarparak batar.

587 denizci öldü, 69 denizci kurtarıldı

Bu gemi kazası, Osman Paşa himayesindeki 587 mürettebatın ölümüyle sonuçlanan büyük bir facia olur. Bu esnada, çevredeki halkın fedakârca çabaları sonucu 69 Osmanlı denizcisi kurtarılır, daha sonra da Japon Donanması’na ait “Kongou” ve “Hiei” isimli savaş gemileriyle İstanbul’a ulaştırılır. Ayrıca kazazedeler ve geride kalan aileleri için Japonya çapında yardım toplanır.

Ertuğrul Firkateyni’nin başından geçen bu kaza her ne kadar çok elim bir olay olsa da, ardından hem Japon Hükümeti’nin hem de Japon halkının gösterdiği yakın ilgi, Türklerin gönlünü fetheder.

Türkler, denizde gördükleri yardıma havada karşılık verdiler

Türkiye ile Japonya arasındaki dostluğun kuvvet kazanmasına vesile olan tek olay bu değil.

Ertuğrul Firkateyni faciasından 95 yıl sonra, İran-Irak savaşının şiddet kazandığı bir sırada Tahran’da mahsur kalan Japonlara yardım elini uzatan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ‘denizde gördüğü iyiliğe havada karşılık verircesine’, Türk Hava Yolları’na ait bir uçak göndererek, mahsur kalan Japonları kurtarır. Türkiye’nin bu yardımı, Japonların Türklere olan sevgisinin daha da pekişmesine vesile olur.

Ertuğrul Firkateyni’nin Japonya’yı ziyareti ve meydana gelen facia, günümüzde iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerinin başlamasına vesile olarak görülmektedir. Hâlihazırda Kushimoto’da Ertuğrul Firkateyni’nin batığının çıkarılması projesi yürütülmektedir.

Geçen Ocak ayında Yozgat Muhabir’in sorularını cevaplayan Prof. Varinli, Yozgat’ta da birtakım etkinlikler düzenlenmesi için girişimde bulunacaklarını bildirmişti.

Japon Dili ve Edebiyatı Bölümü açıldı

Japonya ile kurdukları sıcak ilişkileri daha da geliştirmek istediklerini belirten Prof. Varinli, bu amaçla Fen-Edebiyat Fakültesi’nde Japon Dili ve Edebiyatı Bölümü açtıklarını ve araştırma görevlisi aldıklarını kaydetti. 2010-2011 eğitim döneminde öğretim üyesi de alacaklarını ifade eden Rektör Varinli, Japonya’nın Ankara Büyükelçisi Nobuaki Tanaka’yı ziyaret ederek, bir Japon öğretim üyesinin Bozok Üniversitesi’nde ders vermesi talebinde bulunduklarını söyledi.

Japonca seçmeli ders

Rektör Varinli, ayrıca seçmeli dersler arasına Japonca’yı da dâhil ettiklerini, böylece hangi bölümde öğrenim görüyor olursa olsun, isteyen her öğrencinin Japonca eğitimi alabildiğini kaydetti. 70’in üzerinde öğrencinin seçmeli ders olarak Japonca’yı seçtiğine işaret eden Varinli, “Japonca o kadar ilgi gördü ki, haftada 2 saatlik derslerle yetinmeyen bazı öğrenciler, Ankara’ya kadar gidip Gazi Üniversitesi’nde takviye eğitim almaya başladılar” dedi.

(Yozgat Muhabir)