3 Ağustos 2009 Pazartesi

Yozgat, bilge adamlarını arıyor

Sürur Öztürk

Yozgat’taki mahallî gazetelerde son 1 yıl içinde beyanatları, görüşleri, açıklamaları yayınlanan isimlere göz gezdirdiğinizde, bu kişilerin ağırlıklı olarak “kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri” olduklarını görürsünüz. Yozgat’ta son 1 yıl içinde düzenlenen kültürel faaliyetleri incelediğinizde de tablo değişmez. Sosyal faaliyetler de, büyük oranda resmî kurumların düzenledikleri resmî programlardan ibaret.

Bu durumda olan şehirlerin gelişmesi, kalkınması neredeyse imkânsızdır. Bir şehrin bütün sosyal ve kültürel hayatı, 3-5 kişinin söyledikleri, 3-5 kişinin yazıp çizdikleri ve 3-5 kişinin yaptıkları etrafında dönüp duruyorsa, o şehrin kalkınmasını beklemek hayaldir.

Şehirlerin gelişmesini, kalkınmasını sağlayan asıl unsur, o şehrin aydınlarının, kanaat önderlerinin, sanatçılarının, sivil toplum kuruluşlarının ürettikleri değerlerdir. Bir şehir, herbiri birer âbide gibi duran bilge kişiler yetiştiremiyorsa, gerçek anlamda aydın olmanın sorumluluğunu taşıyan samimî fikir adamları yoksa, hakikaten sanatçı ruhu taşıyan, nitelikli ve kabiliyetli sanatkârları yoksa, o şehri fabrikalarla donatsanız, yine de gerçek anlamda gelişemez, kalkınamaz.

Zenginleşmek başka şeydir, gelişmek ve kalkınmak başka şey. Yozgat’ın sadece şehir dışında ve yurt dışında değil, Yozgat sınırları içinde de çok sayıda zengini vardır ama Yozgat ilkel görüntüsünden bir türlü sıyrılamamaktadır. Çünkü, gelişmek ve kalkınmak sadece ekonomik refah seviyesinin artması olarak algılanıyor.

Elbette ki, bir şehrin kültürel dokusunun zenginleşmesi, ekonomik zenginlikle de doğrudan irtibatlıdır. Fakat, zenginleşmek insanları seviyesizlikten, ilkellikten, bağnazlıktan, yobazlıktan alıkoymuyor, aksine onların bu niteliksizliklerini daha da derinleştiriyorsa, o zenginliğin o şehre hiçbir faydası olmaz.

Oysa zenginlik, insanların düşüncelerini olgunlaştırmalı, duygularını zenginleştirmeli, hassasiyetlerini, sorumluluklarını artırmalı, ufuklarını genişletmeli, estetik beğenilerini yükseltmeli.

Bir şehrin refah seviyesi yükseliyor ama insanlarının niteliğinde bir yükselme görülmüyorsa, o şehrin bilge adamları, aydınları, kanaat önderleri, sanatkârları ya yok demektir, ya da sorumluluklarının gereğini yerine getirmiyorlar, köşelerine çekilip sükûta gömülüyorlar demektir. Böyle bir şehrin kalkınması tek kelimeyle imkânsızdır.

Bugün itibariyle, Yozgat’ın ilk önce ihtiyacı olan şey para değil, nitelikli insan gücüdür. Bir şehrin insanlarına nitelik kazandıracak olanlarsa, o şehrin bilge adamları, kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşlarıdır.

Mahallî basın, işte bu sebeple çok önemlidir. Bu kadar önemli olduğu için de, üzerindeki uyuşukluktan, tembellikten, neme lâzımcılıktan, umursamazlıktan sıyrılmalıdır.

Yozgat’ı şehir merkezinden ibaretmiş gibi görüp, ilçelerini, beldelerini, köylerini adeta yok sayan; sadece ve sadece güncel siyasete dikkat kesilip, gündelik siyaset dışındaki bütün sosyal hareketlere gözünü ve kulağını kapatan; yazılarak kayıt altına alınması, tarihe not düşülmesi gereken yüzlerce vakanın farkına bile varmayan, farkettiğinde de yok sayan, umursamayan; resmî ilânların gevşetici desteğinin de etkisiyle, gazetecilik yapmayı matbaacılık yapmaktan ibaret gören bir basın, Yozgat’ın sosyal ve kültürel dokusunu nasıl zenginleştirebilir, seviyesini nasıl yükseltebilir?

Bir şehirde, hep aynı kişiler, hep benzer şeyleri tekrarlayıp duruyorsa, onları dinleyen ve okuyan ahaliden hiçbir itiraz, hiçbir yeni ve ilâve talep yükselmiyorsa, hiçbir fikrî, siyasî, bediî, edebî gelişme sağlanamıyorsa, iktisadî gelişme nasıl sağlansın?..

Yozgat’ın bilge adamlara ihtiyacı var. Yozgat’ın yazarlara, çizerlere, kanaat önderlerine, fikir adamlarına, ilim adamlarına, sanatkârlara, sivil toplum kuruluşlarına, her alanda kaliteye ve tabii ki samimiyete, samimiyete, samimiyete ihtiyacı var…

Yozgat’ın, “nöörüyon” ile “nöörek” arasına sıkışmış, bundan ibaret kalmış ve heba edilmiş yıllara artık tahammülü yok, olmamalı. Beynimizi geliştirip, düşüncelerimizi zenginleştirdiğimizde, emin olunuz ki, Yozgat da gelişecek ve zenginleşecektir.