31 Mayıs 2011 Salı

Darbeden 2 ay önce Yozgat…

“Geçmiş zaman” notlarında bu gün, Milliyet gazetesinin 21 Temmuz 1980 tarihli bir haberi yer alıyor. Yani, 12 Eylül askerî darbesinden yaklaşık 2 ay önce… Haber, “Anarşi Raporu” logosu ile yayınlanmış. Malûm, o yıllarda “terör” kelimesi henüz kullanıma girmemişti ve “anarşi” kelimesi kullanılıyordu. Haberde, “Milliyet ekiplerinin geniş araştırması” ibaresi kullanılmış. Bu ekip hakkında da şu bilgi verilmiş:

“Bu araştırma, Milliyet İstihbarat Servisi Şefi Güngör Gönültaş yönetimindeki ekiplerde görev alan Milliyet muhabirleri Vasfiye Özkoçak, Özer Oral, Erhan Akyıldız, Savaş Ay, Hayri Birler, Atilla Erkoşan, Mustafa İstemi, Yalçın Çınar, Selâhattin Gökhan, Ali Bostancı ile Milliyet yerel muhabirlerinin ortak çalışmaları sonunda hazırlanmıştır. Adana büromuz ise bu kent ve çevresindeki olayların değerlendirmesini hazırlamıştır.”

Haber, “İddialar… İddialar…” başlığıyla sunuluyor. Haberin spotunda da bazı iddialar ve dönemin MHP’li Belediye Başkanı Yaşar Erbaz’ın bu iddialara verdiği cevaplar özetlenmiş. O özet şöyle:

- “Çamlık bölgesinde Belediye Başkanı silahlı eğitim yaptırıyor... Hatta bir kişi de öldü.”
- “Çamlık eskiden jandarmanın eğitim bölgesiymiş… Bir işçimiz orada gezerken eskiden kalan bir bomba elinde patlamış… İddia yalandır.”

- “Belediye binası ile Belediye Ekmek Fabrikası silah deposu olarak kullanılıyormuş.”
- “Belediyeyi beraber gezelim. Bu iddialar kanıtlanırsa her türlü cezaya razıyım. Ekmek Fabrikası 1,5 yıl öncesine kadar kiradaydı… CHP döneminde müfettişler geldi, iddialar ispatlanmadı.”

- “Eskipazar adlı gecekondu mahallesinde düğünlerde çalgı çalanlar oturuyormuş. Bunların çalışmaları önlenmiş, baskı yapılmış ve mahalle terk edilmiş.”
- “Eskipazar’da oturanlar aranan militanlardı. Kendilerinden hesap sorulacağı anlaşılınca korkularından kaçtılar.”

21 Temmuz 1980’de Milliyet gazetesinin 6. sayfasında yayınlanmış olan haber şöyle:

“Yaşar Erbaz, 1977 yerel seçimlerinde MHP’den adaylığını koyarak Belediye Başkanı olmuş Yozgat’ta. Daha önce yaklaşık 20 yıl Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nde görev yapmış bir fizik yüksek mühendisi. Politik yaşamı 1977 yerel seçimleri ile başlamış. “MHP’ye gönül verişi” ise kendi deyişi ile “MHP kurulduğu günde” başlamış.

Yozgat’ın MHP’li Belediye Başkanı Yaşar Erbaz’a Yozgat Belediyesi ile ilgili olarak halktan, çeşitli siyasal çevrelerden gelen iddiaları ilettik…

Başkan Erbaz, “Belediye Başkanının Çamlık bölgesinde silahlı eğitim yaptırdığı, bu silahlı eğitim sırasında elinde bir bombanın patlaması sonucu bir belediye işçisinin öldüğü” biçimindeki iddiayla ilgili olarak şöyle konuşuyordu:

“Çamlık bölgesi daha önce jandarmanın eğitim bölgesi imiş. Su deposunda geçici kadro ile çalışan bir işçimiz, o bölgede gezerken, jandarma döneminden kalan bir top mermisi bulmuş, top mermisi de elinde patlayınca ölmüş. Hepsi bu asılsız iddiadır. Olayla ilgili olarak Genelkurmay’dan ekip geldi inceleme yaptı…”

Belediye Başkanı Erbaz, “Belediye binası ile Belediye ekmek fabrikasının silah deposu olarak kullanıldığı öne sürülüyor, bu konuda ne diyorsunuz?” sorumuzu da şöyle yanıtlıyordu:

“Buyurun, Belediyeyi birlikte gezelim. Bu iddialar kanıtlanırsa, her türlü cezaya razıyım. İspatlanmazsa da iddia edenler en büyük şerefsizdir. Bırakın silah deposu yapmayı, biz, su deposunda görev yapan silahlı işçilerimizin, görev dışında silahlarını taşımamaları için bile karar aldık. Belediye ekmek fabrikasının durumuna gelince, orayla ilgili iddialar - 1,5 yıl önce fabrika başka şahıslarda kirada idi - o sırada ortaya atılmış. CHP döneminde müfettişler gönderilmiş, ancak bu iddialar da ispatlanamamıştı…”

Yaşar Erbaz, “Belediyede silahlı militanların görev yaptığı” konusundaki iddialarla ilgili olarak da şöyle konuşuyordu:

“1977 aralığında göreve başladığımda 10 zabıta memuru vardı. Şimdi de 11 zabıta memuru var. Bunlardan beşi eski memurdur, ötekiler de bizim zamanımızda alınmıştır. Militan çalıştırılıyormuş gibi iddiaların tümü iftiradır.”

Milli Eğitim Müdürlüğü’nün tutumundan yakınan yurttaşlar ise dertlerini şöyle özetliyorlardı:

“Yozgat’taki olayların tezgâhlanmasında Milli Eğitim Müdürü Rıfat Yüzbaşıoğlu ile yardımcısı Osman Dağ geliyor. İktidar değişikliği ile tüm öğretmenleri merkeze çekip yeni bir örgütlenme yaptılar. Yozgat Lisesi, Ticaret Lisesi, İmam Hatip Lisesi, Endüstri Meslek Lisesi, Sağlık Koleji, Yüksek İslâm Enstitüsü işgal altına alındı. Bugün kendi görüşlerinden olmayan bir tek kişi bu okullara girememektedir. Hükümet sol görüşlü öğretmenleri cezalandırmak için bu bölgeye atamaktadır, ama korkudan hiç kimse buraya gelememektedir. Örneğin Köçekkömü Köyü’nde 26 öğrencisi olan ilkokulda şu anda 8 öğretmen var. Ama Çekerek’te 200 öğrencili Sarıköy İlkokulu’nda bir tek öğretmen bile yok. Alevîlerin ve CHP’lilerin çoğunlukta olduğu Korgun’da açılan lise ise kapatıldı. Danıştay’a başvuruldu, yeniden açıldı. Bu kez de öğretmen verilmiyor buraya…”

Yozgat’taki sağ kesimden kişiler de “Okulların tümünde görev yapan öğretmen ve öğrencilerin ülkücü oldukları” görüşünde birleşerek şöyle konuşuyorlardı:

“Bugünkü Hükümet Yozgat’ı solcular için bir sürgün yeri olarak görüyor. Yanlış bir politika bizce. Atanan görevli, zaten Yozgat’ın adından korkup gelmiyor. Genelde Boğazlayan ve Çayıralan gibi, solcuların ve Alevîlerin çoğunlukta bulunduğu ilçelerdeki okulları seçiyorlar. Biz milliyetçi bir eğitim kadrosu istiyoruz, hükümet solcuları sürüyor. Yanlış bir tutum.”

Kanun kaçakları Yozgat’ta mı gizleniyor

Genellikle CHP yanlısı ve Alevî yurttaşların bulunduğu lokalde konuştuğumuz kişilere şöyle bir soru yöneltiyoruz:

“Bütün bunları anlatıyorsunuz ama Yozgat’ta uzun süredir öldürme olayı olmuyor. Bugün ülkede ortalama 3-4 kişi ölürken, Yozgat’ın adı hemen hiç geçmiyor?”

Bu sorumuzdan sonra bir anda çeşitli yanıtlar yükseliyor... Sonra eski bir TÖB-DER’li öğretmen yanıt veriyor sorumuza:

“Bakın bugün, yasa dışı iş yapmış, adam öldürmüş, firar etmiş, hakkında vur emri çıkmış sağ kesimden kim varsa, bunların çoğu Yozgat’ta gizlenir. Burada gizlenen militanlar eylem yapacakları zaman buradan ayrılıp geri dönerler. Şimdi Yozgat’ta kanlı katliamlara kalksalar, adam öldürseler, bir süre sonra ister istemez kendileri hedef olacaklar. Üstlerinde küçük ölçüde de olsa denetim ve baskı kurulacak. İşte bu onların hoşlarına gitmez…”

Eskipazar Mahallesi’nin öyküsü

Yozgat’taki Eskipazar adı verilmiş gecekondu mahallesinin de ilginç bir öyküsü vardı. Bu mahalle Kırıksokullu Köyü’nden gelen ve yaşamlarını düğünlerde çalgıcılık yaparak geçiren kişilerce oluşturulmuştur.

Şimdi Eskipazar Mahallesi’nde oturan bu yurttaşlar, binbir güçlükle sahip oldukları gecekondularını, evlerini yok pahasına elden çıkarıp kenti terketmişlerdir. Kırıksokullu Köyü’nden gelen çalgıcıların kenti terketmelerini ise MHP yanlıları başka yorumluyor, CHP yanlıları başka türlü yorumluyorlardı.

Konuştuğumuz CHP’lilerin Eskipazar Mahallesi ile iddiaları şöyleydi:

“Bu mahallede oturan yurttaşlar üzerinde yıllardır bir ekonomik ambargo uygulanmaktadır. Bu kişilerin gittiği tüm sünnet düğünleri dağıtılmaya başlandı önce. Hiç kimse korkusundan bunları düğünlerine çağıramaz oldu. Bu insanlar başka iş de yapamadıklarından korkunç bir geçim sıkıntısına düştüler. Daha sonra mahallenin ekmek fırını ekmek çıkaramadı ve sonunda kapandı. Çeşmelerinden akan suları kesildi. Kadınlarına sarkıntılık yapıldı. Ve, bu mahallede oturan yüzlerce insan yavaş yavaş göçe zorlandı ve bu göç de gerçekleştirildi.”

Eskipazar Mahallesi’ndeki göçle ilgili olarak MHP İl Başkanı ve MHP’li Belediye Başkanı’nın değerlendirmeleri ise bambaşka idi.

MHP İl Başkanı Ruhi Bacanlı bu konuda şöyle konuşuyordu:

“Eskipazar’dan gidenler korkularından gittiler. Zaten çoğu aranan militanlardı. CHP iktidardan düşünce başsız kaldılar, korkup gittiler. Dün suç işleyenler, bugün kendilerinden hesap sorulacağı korkusuyla Yozgat’ı terk ediyorlar, hepsi bu…”

Belediye Başkanı Yaşar Erbaz da Eskipazar’ı şöyle anlatıyordu:

“Buraya gelen yurttaşlar CHP zamanında Yozgat ilinde terör estirdiler. Örneğin, bu vatandaşlar, bir vatandaşın düğününde kendilerinden başkası çaldığı zaman düğünü bastılar. Kendileri sahurda davul çalmadıkları gibi, davul çalan belediye işçilerini de dövdüler. CHP iktidardan düşünce de gecekondularını satıp mahalleyi terk etmeye başladılar…”

Görüşler

Vali: “Vur-kaç olayları oluyor”

Yozgat, “Kurtarılmış bölge mi değil mi?” tartışmaları yapılan, Alevî yurttaşların “Öz vatanımızda mülteci gibi yaşıyoruz” dediği, CHP’li yöneticilerin “CHP’liler ve demokrat görüşlü kişiler MHP ve ülkücülerin rehineleri durumundadır” görüşünü öne sürdükleri bir kent…

Ve sözü, Yozgat’ın Valisinden, siyasi parti temsilcilerine kısaca Yozgatlının kaderini ellerinde tutan kişilere bırakalım:

Naim Ural (Yozgat Valisi)

“Altı aydır Yozgat’ta görev yapıyorum. Türkiye ekonomik, sosyal ve siyasal bir darboğazda bulunmaktadır. Bu dönemde en büyük görevimiz vatandaşın can ve mal emniyetini, huzur ve asayişi polis ve jandarma ile tam bir tarafsızlık içinde yerine getirmektir. Buna çalışıyoruz. 3 ay içinde siyasî ve adî suçlarda geçmiş yıllara oranla bir tırmanış yoktur. Zaman zaman vur-kaç tipi olaylar olmaktadır, bunlar toplumsal olaylara dönüşmeden önüne geçilmektedir. İlde 30 yaşından yukarı yurttaşlar olaylara karışmamaktadır. Olaylara karışanlar genellikle 15-20 yaşları arasındaki gençlerdir. Özellikle aileleri yurtdışında olan çocuklar. Aile denetiminden uzak oldukları için sağ ya da sol derneklerin eline düşmektedirler. Merkezde 100 kadar polis kadromuz var, tabiî bu yetersiz bir sayıdır.”

Şahin Saygı (AP Yozgat İl Başkanı ve Türk Ticaret Odası Başkanı)

“Vatandaş, Yozgat’ta MHP’ye oy verildiği zaman MHP’nin iktidara geldiğinde neler yapabileceğini gördü. MHP’nin yönetimi sırasında neler olduğunu gördü. Yozgat’ın genelinde bir huzur vardır. Yozgat’ta sol yoktur. Tüm okullarda ülkücüler ve sağ görüşlüler hakimdir. Eğitim Enstitüsü açıkken bazı sol görüşlü gruplar vardı. Ancak okul kapanınca o da kalmadı. Kentte ülkücüler dışında bir de akıncılar var. Ancak ülkücüler kadar güçlü değil onlar. Son bir yıldır büyük çaplı olay olmuyor yalnız 1979’un ağustos ayında, Büyük Camii önünde toplanan grubun arasına karışanlar “Cami taşlanıyor, müftünün arabası yakıldı” gibi sözler söyleyerek halkı tahrik ettiler. Kontrolden uzak bir hareket başladı, CHP ve bazı Alevîlere ait ev ve işyerleri tahrip edildi. Ancak büyümeden bastırıldı bu hareket. Bizim parti olarak görüşümüz vatandaşın, belli siyasî partilerin hâkim olduğu gençlik gruplarına itibar etmemesi gerekir…”

Harun Kurt (CHP Yozgat İl Başkanı)

“Yozgat bugün tümüyle MHP’nin ve ülkücülerin işgali altında bir kenttir. CHP’lilerin (CHP’lilerin diyorum, CHP dışında bir sol yoktur Yozgat’ta) çocukları okula gidemezler, hastaları hastaneye götürülemez. Yozgat’ın düzelebilmesi için, her şeyden önce bir iktidar değişikliği gerekmektedir. Çünkü bugün Yozgat’ta sokak anarşisi ile devlet kurumları iç içe girmiş durumdadır. Bazı kazalara yatılı okullar açılıp, buralara dürüst demokrat yönetici, öğretmen ve öğrencilerin gelmeleri sağlanmalıdır. Böylelikle yozlaşan gençliğe bir sübap sağlanabilsin. En önemli konulardan biri de suçlulara yardımcı olmamak, onları toplumdan tecrit etmek gerekir. Halk suçluya ortak tavır almalı ki, onlar da kitlelerden kopup yalnız kalsınlar.”

Avukat Ruhi Bacanlı (MHP Yozgat İl Başkanı)

“Yozgat huzur şehridir. Adam dövülüyormuş iddialarını yapanlar gelsinler gecenin üçünde gezsinler şehri, bir huzursuzluk var mı? CHP döneminde Aşağınohutlu ve Eskipazar mahallelerinde kurtarılmış bölgeler yaratılmak istendi. CHP iktidardan gidince de bu bölgelerde kalan kişiler başsız kalınca Yozgat’ı terk ettiler.

CHP’nin il örgütü seçimlerinden önce 10-15 tane küçük çocuk CHP’lilere ait bazı işyerlerinin camlarını kırmışlar, ama bir tek yağma olayı yoktur. CHP döneminde ise, CHP bunu siyasî istismar vasıtası yaptı. Sağ iktidarın gelmesinden sonra bir tek olay olmadı ilde. Bugünkü hükümetin yalnız, yanlış bir politikası var. Aşırı solcuları cezalandırmak için AP hükümeti onları buraya tayin ediyor. Ne kadar solcu polis varsa buraya sürüldü. Çoğu da gelmeye korkuyor. Öğretmen olsun, polis olsun böyle ilimize milliyetçi kadrolar gerek oysa, biz bugünkü ortamı Türk devletini yıkmak isteyenlerle, ona sahip olanların mücadelesi olarak görüyoruz… CHP kendi döneminde bizi anarşiye çekemedi. Tahribat olayı ile ilgili hakkımızda soruşturma açıldı. Albay Ali Özkan’ın tanıklığı ile takipsizlik kararı verildi…”

Osman Özer (TBP Yozgat İl Başkanı)

“MHP’nin ilde çok güçlü, solun hiç olmaması, halkı aşırı sağın himayesine itmiştir. Biz Alevî Türk’üyüz. 2 yıldır ilde bir Alevî-Sünnî meselesi ortaya attılar. Bizi göçe zorluyorlar, çok kişi göç etti buradan. Biz Atatürkçü bir kabileyiz. Dinimiz, kitabımız, Allah’ımız, Peygamberimiz bir. Anarşi son beş yıl içinde Yozgat’ta tek yönlü tırmanmaya başladı. Bir an önce önlenmesini, huzuru istiyoruz. Halk, Cumhuriyet, Milliyet gazetelerini okuyamıyor. Okuyanlar hakarete uğruyorlar. Partimizin tabelası 2. katta asılı olmasına karşın merdiven konup çalındı. Polise başvurdum, güldüler, ilgilenmediler bile.”

Hiç yorum yok: