8 Şubat 1956-1 Haziran 1960 tarihleri arasında Yozgat Belediye Başkanlığı yapan Hayri İnal, uzun süredir Ankara’da ikamet ediyordu.
Dün sabah saatlerinde, tedavi gördüğü Ankara’daki evinde vefat eden Hayri İnal’ın cenazesi bu gün sabah saatlerinde Yozgat’a getirilerek, Devlet Hastanesi morgunda bekletildi.
İnal’ın cenazesi, öğle namazı öncesinde tarihi Çapanoğlu Büyük Camisi’ne getirildi. Burada kılınan cenaze namazına Yozgat Valisi Amir Çiçek, Belediye Başkanı Yusuf Başer, AK Parti İl Başkanı Yusuf Başer ile İnal ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı.
Eski Belediye Başkanı İnal’ın cenazesi daha sonra Çatak Mezarlığı’ndaki aile kabristanına defnedildi.
Adı konakta yaşayacak

Her şey gelip geçici; önemli olan kalıcı hizmetler yapılması
Hayri İnal Konağı, 2008 yılı Temmuz ayında düzenlenen geleneksel Sürmeli Festivali ile birlikte hizmete açılmıştı.

Meclis toplantısında bir konuşma yapan Yozgat eski Belediye Başkanı Hayri İnal, her şeyin gelip geçici olduğunu belirtip, “Önemli olan kalıcı hizmetlerin yapılmasıdır” diyerek, kültürel alandaki hizmetlerin önemine işaret etmişti.
Hayri İnal Konağı’nda Ramazan Sohbetleri

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer’in daveti üzerine geçen yıl baba ocağı Yozgat’a gelen İKT Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Hayri İnal Konağı’nda düzenlenen “Ramazan Sohbetleri”nde bir konferans vermiş, dinleyicilerin sorularını cevaplamıştı.
Hacı Aziz Efendi Konağı’nı yaptırıp Yozgat’a bağışlayacağım
Dedesi Hacı Aziz Efendi’nin yaşadığı tarihî konağı ve Çapanoğlu Büyük Camisi’ni de ziyaret eden Prof. İhsanoğlu, tarihî konağı yeniden yaptırmak ve Yozgat’ın kültür hayatına hediye etmek istediğini söylemişti.
İnsan köklerinin olduğu yere bağlı kalmalı
Konuşmasında “Ben hiçbir zaman Yozgat’la olan bağımı koparmadım ve koparmayacağım” diyen İhsanoğlu, şöyle konuşmuştu:
“Nüfus kaydım burada, çocuklarımın nüfus kaydı da burada. Çocuklarıma da tavsiyem, kendi çocuklarınızın ve torunlarınızın nüfus kayıtlarının Yozgat’ta kalmasıdır. İnsan İstanbul’da yaşayabilir, New York’ta yaşayabilir, Mekke’de yaşayabilir veyahut Kahire’de doğabilir ama esas köklerinin olduğu yere her zaman bağlı kalması lâzım.”
(Yozgat Muhabir)