18 Kasım 2012 Pazar

Paramparça halde bulunan
tarihî Demeter heykeli böyle kurtarıldı

Demeter heykeli restorasyonu
Yozgat Müzesi Müdürlüğü, yapılan kazılarda bulunan tarihî eserleri kendi imkânlarıyla restore edip turizme kazandırıyor.

1990 yılında Sorgun ilçesinde Gelingüllü Baraj Gölü içerisinde kalacak olan Cemallı Höyüğü’nde Yozgat Müze Müdürlüğü tarafından yaklaşık bir ay süren kurtarma kazısında bulunan Demeter heykeli de 1,5 ay süren böyle bir çalışma sonucunda parçalar özenle bir araya getirilerek turizme kazandırılmıştı.

Yapılan kazı sonucunda birçok tarihî eser ortaya çıkarılmıştı. Bunlardan en önemlisi, pişmiş topraktan yapılmış olan Demeter Heykeliydi.

Heykelin başı kırık olmasına rağmen iyi korunmuş ancak vücudu tamamen parçalanmış haldeydi. Bu sebeple eserin başı envantere kaydedilmiş ve vücut parçaları teknik imkânların yetersizliği sebebiyle depoya kaldırılmıştı.

2010 yılı içerisinde müze uzmanlarınca etütlük deposunda kasalar içinde saklanan heykel, restorasyon programına alındı. Heykelin parçaları çok küçük olduğundan şekli ve büyüklüğü tahmin edilecek durumda değildi. Baş kısmının parçalar içerisinde olmaması sebebiyle, başın eksik olduğu zannedilmekteydi.

Heykel için önce bir altlık oluşturulması gerekliydi. Bunun için 50x45 cm ebadında suntadan bir altlık yaptırıldı. Bu altlık üzerine etek uçlarının bulunduğu en alt parçalar kondu. Bu şekilde kareye yakın taban kısmına orijinal biçimi verildi. Bu kısmın üzerine kırık parçalar denenmek suretiyle orijinal yerleri tespit edilerek yapıştırıldı. Yapıştırmada akemi ve peligom yapıştırıcı kullanıldı. Heykel cidarının kalın olduğu yerlerde yapıştırıcıya destek olmak üzere kırık yüzeylerde delikler açılarak demir çivilerle sağlamlaştırma uygulandı. Çalışmanın bütün aşamaları tek tek fotoğraflanarak belgelendi.

Parçalar kondukça heykelin formu da ortaya çıkmaya başlamıştı. Pişmiş toprak parçaların heykelin ağır üst parçalarını taşıması sorunu endişe vericiydi. Özellikle omuz kısmının desteklenmesi gerekiyordu. Bu kısma gelince heykelin içten bir çelik konstrüksiyonla desteklenmesi planlandı. Sanayi sitesinde 4x4 cm kesitinde 150 cm yüksekliğinde çelik bir profilin altına 15x15 cm düz ve kalın bir sac kaynattırıldı. Sacın dört köşesine vida delikleri açtırıldı. Profilin üst tarafa gelecek ucuna bir sıra delik açtırıldı. 45 cm uzunlukta lama bir demir de bu profile 90 derece monte edilecek şekilde deldirildi. Profil iskelet, sac vasıtasıyla omuzları taşıyacak eksende sunta alt tablaya monte edildi. Lama demir, cıvatalarla omuzu destekleyecek şekilde profile birleştirildi. Profilin heykelin içinde oynamaması için omuzlar içten poliüretan köpük sıkılarak sağlamlaştırıldı. Sıra kolların montesine gelmişti. Profil üzerine açılan deliklere tutturulan demir çubuklar, kolun şekline göre bükülerek kollar içten desteklendi ve yapıştırıldı. Yine sağlamlaştırılmak üzere kol boşlukları içten köpükle sıkıştırıldı. Heykelin bir çok parçası da eksikti. Eksik parçalar heykelin elbisesinden diş protez mumları ile kalıp alınarak alçı ile tamamlandı.

Heykel, boyun kısmına kadar tamamlanmışken envanter incelemesi ve kırıkların denenmesi sonucu depoda bulunan Cemallı Höyüğü’nde bulunan heykel başının bu esere ait olduğu tespit edildi. Orijinal başın vücuda montesi, bir çok eksik parça sebebiyle zor olacaktı. Başın kalıbının alınarak alçıdan bir kopyasının monte edilmesinin daha uygun olacağı düşünüldü. Kalıp için başarısız bir silikon denemesinden sonra, kalın alüminyum folyo ile deneme yapıldı. Folyo, elle bükülebilmekte ve kalınlığı sayesinde formunu korumaktaydı. Folyonun dezavantajı ise eserin şeklini alması için bir çok bükülme çizgisi oluşturmasıydı. Alınan kalıp, alçı ile dolduruldu. Donan alçı, örnek çıkarılarak yüzeyi kesici alet ve zımparalarla orijinal şekline kavuşturuldu. Alçı kopya, içine takılan vidaların tellerle profil iskelete bağlanmasıyla heykele monte edildi. Başın arkasındaki büyük boşluklar, mevcut parçalar ve diğer Demeter heykelleri örnek alınarak, olması en muhtemel şekle getirildi. Eksik kalan bazı kısımlar da alçı ile tamamlanarak heykel bitirildi. Son rötuşlar ve temizlik çalışmaları sonrasında alçı kısımlar orijinalden ayrılabilecek renkte guvaj boya ile boyandı. Heykelin bitmiş yüksekliği 146 cm olarak ölçüldü.

Bu halde müzeye konan eser için suntadan, her kenarı 70 cm olan bir kaide yaptırıldı. Heykel, sunta altlıktan kaideye monte edilmek suretiyle son şekliyle sergilenmeye başlandı.

Restorasyon çalışması, müze uzman ve tecrübeli işçi personeli tarafından 1,5 ayda tamamlandı.

(Yozgat Muhabir)

Hiç yorum yok: