30 Mart 2010 Salı

CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt: Çiftçilerin borçlarının faizleri silinip, anapara 4 yıla bölünsün

CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, çiftçi ve esnafın kredi borçlarını ödeme süresinin yarın (31 Mart 2010’da) sona ereceğini hatırlatarak, borçların faizlerinin silinip, anaparanın 4 yıla bölünmesini istedi.

Hibe desteği şartı köylümüzün yapısına uygun değil

Öğüt ayrıca, hayvancılıkla uğraşanlara sağlanan hibe desteği için 50 baş ve üzeri hayvan sahibi olma şartının, Türk çiftçisinin aile işletmeciliği yapısına uygun olmadığına işaret ederek, bunun 10 baş ve üzerine düşürülmesi gerektiğini söyledi.

CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, TBMM’de “Çitçi sorunları” hakkında gündem dışı söz aldı.

Çiftçi ve esnaf icralık olacak

Ensar Öğüt, 1 Ocak 2000 tarihinde takibe düşen çiftçi ticarî tarımsal kredi, ticaret kredisi ve bireysel kredilerin son uygulama ve ödeme tarihinin 31 Mart 2010 (yarın) olduğunu hatırlatarak, “Yarın bu parayı ödeyemezlerse, çiftçilerin, esnafın ve bireysel kredi borcu olan herkesin evine icra gidiyor” dedi.

Öğüt, Ziraat Bankası’nın, çiftçilere ve esnafa kolaylık sağlayarak, ödeme süresinin daha da uzatılmasını ve yüksek temerrüt faizlerinin aşağıya çekmesini istedi. Öğüt, “Aksi takdirde çiftçinin ödemesi mümkün değil. Adam 1999’da 18 milyar almış, şimdi 180 milyar olmuş. 180 milyarı ödemesi mümkün değil. Onun için, faizlerinin silinip, anaparanın 4 yıla bölünmesini istirham ediyoruz” diye konuştu.

Hibe desteğindeki 50 baş şartı 10 başa düşürülmeli

Öğüt ayrıca, hayvancılıkla uğraşanlara sağlanan hibe desteği için 50 baş ve üzeri hayvan sahibi olma şartının, Türk çiftçisinin aile işletmeciliği yapısına uygun olmadığına işaret ederek, bunun 10 baş ve üzerine düşürülmesi gerektiğini söyledi. Öğüt, şunları söyledi:

“Doğu ve Güneydoğu illerinde 50 baş ve üzerinde düve alanlara % 40 hibe yardımı var. Ahıra da % 40, süt toplama tankına % 30. Burada bir yanlış uygulama var. Köylünün, daha doğrusu bizim Türk çiftçisinin aile yapısında ‘aile işletmeciliği’ var. Aile işletmeciliğini geliştirmek için, 50 başın mutlak surette 10 başa inmaesi lâzım. Çünkü bugün bir köylü 50 başı alıp ağılını yapması, süt toplama tankını yapması, nerden baksanız 250-300 milyar parayı buluyor. 250-300 milyarı bir köylünün bulması mümkün değil. Kredi almaya kalksa, köydeki toprak evini, kerpiç evini banka teminat olarak kabul etmiyor. Banka teminat olarak kabul etmediği zaman bu defa da bankadan kredi alamıyor. Demek ki, aile işletmeciliğini geliştirebilmemiz için bizim, 50 baş ve üstü değil 10 baş ve üstü olursa, o zaman herkesin yapma şansı var. O zaman hayvancılık gelişir.” (Yozgat Muhabir)