16 Nisan 2013 Salı

Bozdağ’dan Fazıl Say’a hapis cezası yorumu: İfade hürriyeti, hakaret ve aşağılama hürriyeti değildir

Bekir Bozdağ soruları cevapladı
Başbakan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, piyanist ve besteci Fazıl Say’ın piyano çaldığı ve sanatını icra ettiği için değil, söylediği sözler toplumun önemli bir kesiminin kabul ettiği değerlere hakaret ve aşağılama olduğu için mahkeme tarafından cezalandırıldığını söyledi.

Bozdağ, “Hiç kimsenin insanların inançlarına hakaret etme, küfür etme, onları aşağılama hakkı ve böyle bir özgürlüğü de yoktur. Düşünceyi ifade etmek ayrı bir şey, başkalarının inancına hakaret etmek, küfür etmek ayrı bir şey. Bunları birbirinden ayırmak lâzım” dedi.

Cezası ertelendi, hapse girmeyecek

Mahkeme, Say hakkında verdiği 10 ay hapis cezası hükmünün açıklanmasını, sanığın sabıkasız oluşunu dikkate alarak, 5 yıllık denetimli serbestlik şartıyla geri bırakmıştı.
 
Sanatı değil hakareti cezalandırıldı

Başbakan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, TBMM’de muhabirlerin Fazıl Say’ın 10 ay hapis cezasına çarptırılmasına dair sorularını cevapladı.

Mahkeme karşısında herkesin eşit olduğunu belirten Bozdağ, “Siyasetçi olsun, politikacı olsun, başka bir insan olsun, kendileri ile ilgili herhangi bir iddia varsa bu soruşturulur, sonra iddianame düzenlenirse yargılama yapılabilir. Eğer mahkemece suç olduğu sabit görülürse cezalandırılır. Bizim hukukumuzun gördüğü usul bu” dedi.

Bozdağ, kimsenin düşüncelerini açıkladığı için cezalandırılmasını arzu etmediklerini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Yasalar ve mahkemeler, ifade hürriyetinin teminatıdır, öyle de olması lâzımdır; ancak insanlar konuşurken başkalarına hakaret etme, küfür etme, onların inandığı değerleri aşağılama hakkı yoktur. Fazıl Say, piyano çaldığı için, sanatını icra ettiği için cezaya çarptırılmış değil; söylediği sözlerin toplumun önemli bir kesiminin kabul ettiği değerlere hakaret ve aşağılama olduğu için yapılan cezalandırmadır. Hiç kimsenin insanların inançlarına hakaret etme, küfür etme, onları aşağılama hakkı ve böyle bir özgürlüğü de yoktur. Düşünceyi ifade etmek ayrı bir şey, başkalarının inancına hakaret etmek, küfür etmek ayrı bir şey, bunları birbirinden ayırmak lâzım.

Sayın Say, iyi bir sanatçı, dünya çapında bir sanat icra ediyor ve kabul görüyor, biz de bundan gurur duyuyoruz. Sanatını icra etmesinden bütün Türk Milleti gurur duyuyor, memnun oluyor; ama iddianamede bahsedilen konular, sanatla ilgili konular değil. Küfür etmek, başkalarının değerlerini aşağılamak, inandığı şeylere hakaret etmek, sanatçı ruhu ile bağdaşmayacak ve bir sanatçıya yakışmayacak işlerdir.”

Neden ceza aldı?

Fazıl Say
Fazıl say, sosyal medyada, 1048 – 1131 tarihleri arasında yaşamış İranlı şair Ömer Hayyam’ın “… meyhane midir? / … kerhane midir?” şeklinde biten mısralarını aktardıktan sonra, “Bilmem fark ettiniz mi ama nerde yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi Allahçı, bu bir paradoks mu?” diye yazmıştı.

Mahkeme: Dinî değerleri açıkça aşağıladığı için…

İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi, sanık Fazıl Say’ın eylemini, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 216/3. maddesinde öngörülen, “Halkın bir kesiminin benimsediği dinî değerleri alenen aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması hâlinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükmü gereğince sabit bulduğunu ifade etti.

Suçun işleniş şekli, sanığın kastı, suç işlemesindeki ısrarı, suçun işlendiği zaman ve yeri, sanığın güttüğü amaç ve saikini de göz önüne alarak Say’ı 8 ay hapis cezasına çarptıran mahkeme, eylemin yayın yoluyla işlenmiş olması sebebiyle bu cezayı yarı oranında arttırarak önce 12 aya, sanığın duruşmalardaki tavır ve davranışlarına göre de 1/6 oranında indirim uygulayarak 10 ay hapis cezasına düşürdü.

Cezası ertelendi, hapse girmeyecek

Mahkeme, Say hakkında verdiği 10 ay hapis cezası hükmünün açıklanmasını, sanığın sabıkasız oluşunu dikkate alarak, 5 yıllık denetimli serbestlik şartıyla geri bıraktı. 

(Yozgat Muhabir)

Hiç yorum yok: