13 Şubat 2012 Pazartesi

Bozdağ’dan belediyelere tavsiye:
Seçimden önce yoksullara yardım edin

Başbakan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, ‘Belediye Başkanı’nın “darda olanların imdadına koşacak, zorda olanı kurtaracak adam” olduğunu belirterek, belediye başkanlarından, seçimden önce yoksulları tespit edip onların ihtiyaçlarını gidermelerini istedi.

Belediye Başkanlarına eşleriyle birlikte fakir fukarayı ziyaret etmeleri tavsiyesinde bulunan Bozdağ, “Vaktiyle çaldığınız kapılar, seçim geldiği zaman sizin yüzünüze hiç kapanmaz, her zaman açık olur” dedi.

Bozdağ’dan seçim taktikleri

Başbakan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, AK Parti Yozgat İl Teşkilatı tarafından İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu’nda düzenlenen Genişletilmiş İl Yerel Yönetimler Toplantısı’na katılarak, AK Parti’li belediye başkanlarına ve İl Genel Meclisi üyelerine seçime yönelik tavsiyelerde bulundu.

Bozdağ, 2014 yılı Mahallî İdareler Genel Seçimi’nin (yol, kaldırım, kanalizasyon gibi) belediye çalışmalarının henüz başlamadığı kış seonunda yapılacağını hatırlatarak, esas çalışmaların bu yıl içerisinde yapılması gerektiğini söyledi. Bozdağ, “Çünkü vatandaş, ‘Seçim geldi bizim başkan şaha kalktı’ diyebilir. Onun için planlarımızı ona göre yapacağız, 2012’yi büyük hizmet seferberliği ile geçireceğiz. 2013’te de daha iyi yapmak için, yapacağımız projeleri seçim gelmeden ilân edeceğiz” dedi.

Belediye Başkanlarından, belediye çalışmalarını çalışma yapılırken yerinde denetlemelerini isteyen Bozdağ, vatandaşların bu konudaki algısına dikkat çekti. Bozdağ, şöyle konuştu:

“Yapılan işleri takip edip kontrol etmezsek işlerin büyük bir kısmını eksik kaldığını, kalitesiz olduğunu görürsünüz. Yol yapılırken, Vali, Kaymakam, İl Genel Meclisi üyeleri, yapılan yolu yapılırken kontrol ederlerse o yolun kalitesi farklı oluyor, kontrol etmezlerse yolun kalitesi daha başka oluyor. Belediye Başkanı, bir hizmet devam ederken o yere hiç gitmezse, hizmet bittikten sonra iyi oldu derse vatandaş onun oraya hizmet ettiğinin farkında bile olmaz. Ama araçlar oraya gittiğinde, Belediye Başkanı da orada olur vatandaşlarla oturup sohbet ederse, yapılan işi kontrol ederse, daha farklı olacaktır. Bütün başkanlar, yerel yöneticiler, mutlaka her işi kontrol etsinler. Takip edin, kontrol edin. Kontrol edilen iş yanlış yapılamaz. Başarı için takip yetmez, onu kontrol etmek gerekir, yapılan işi görmeye özen gösterin.”

Fukaraya yardım için yetkiniz de var imkânınız da

Belediye Başkanlarından ihtiyaç sahibi insanları tespit etmelerini isteyen Başbakan Yardımcısı Bozdağ, şunları söyledi:

“O insanlar gelip sizi buluyorsa, siz işi iyi yapmıyorsunuz demektir. ‘Belediye Başkanı’ demek ihtiyacı olan insanları arayıp bulan adam demektir. İhtiyacı olan insanlar sizi gelip buluyorlarsa, siz işinizi yapmıyorsunuz demektir. İhtiyacı olan insanlar sizi bulmadan önce bizim ihtiyaç sahibi olan insanları bulmamız gerekiyor. Eğer garip gureba bizi daha fazla buluyorsa, o zaman biz arazide gezmiyoruz, darda olanları, zorda olanları az takip ediyoruz. Halbuki Belediye Başkanı, darda olanların imdadına koşacak adamdır, zorda olanı kurtaracak adamdır. Bu bütçelerde bu imkân var. Kanun, fakirin fukaranın elinden tutmak için size yekti veriyor, imkân veriyor. Bir metre yolu az yapın, ama bir tane garibin gözünü yaşlı bırakmayın. Eğer ‘Yolu fazla yapayım gariban ağlasın’ derseniz, seçimde millet de sizi Allah da sizi ağlatır, gönderir. Garibanın elinden tutmak, onun duasını almak bizim birinci derecede işimizdir. Şu kışın evinde sobası yanmayan, kömürü olmayan birisi varsa Belediye Başkanının, Milletvekilinin sorumluluğu vardır. Bu, küçük yerlerde daha kolaydır. Lütfen garip gurebayı görün, gözetin.”

Belediye Başkanlarına, eşleriyle birlikte yoksul insanları ziyaret etmelerini tavsiye eden Bozdağ, “Haftada bir gitseniz, yılda 52 aile eder. Vaktiyle çaldığınız kapılar, seçim geldiği zaman sizin yüzünüze hiç kapanmaz, her zaman açık olur. Halkın içinde olmak çok çok önemlidir. AK Parti, yerel yönetimleri halkın yönetimi hâline getirdi. Yerel yöneticileri de halka emreden değil, halktan emir alan bir noktada duruyor, durmaya da özen gösterecektir” diye konuştu.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Böyle bir habere nasıl bir yorum yazılır bilmem ki..
Bu haber başlığı "Ağzının domalışından Ömer diyeceği belliydi." atasözünü hatırlattı bana.

Günümüzde yardımın gerekçesi oy avcılığı olmuş. İnsan biraz sözünü tartarak söyler. Hiç olmazsa basına yansıyacak sözlerine dikkat eder. "Fakirlere yardım edin" demek dururken bu cümlenin başına "Seçim öncesi" ifadesini eklemek ne kadar da gülünç ama acı bir gerçeğin de ifadesi olmuş.

Görelim Mevla neyler...

Adsız dedi ki...

İslam dünyasında zenginlik, şatafat ve debdebeli saray hayatı özlemlerinin hep “Süleyman’ın mülkü” efsanesinden esinlendiğini görüyoruz.
Tarih boyunca sultanlar, krallar ve onların dalkavuk avanesi, hep cariyelerle dolu haremlerde, altın musluklu, gümüş şamdanlı, camdan havuzlu saraylarda “zenginlikle imtihan olunduklarını” söylediler. “Ama…” diye itiraz edenleri “Süleyman’ın mülkü” diyerek susturdular.
Saray çöplüklerinde yiyecek arayan yoksul dindarlara ise “Sabredin, huriler sizi bekliyor” dediler. Tabi ki “öldükten sonra, cennette…”
Kurdular bir düzen, şeytanca telkinlerle oyalanıp durdular.