10 Haziran 2010 Perşembe

Kurdele kesip plaket vermek kolay…

Yorum – Sürur Öztürk

Yozgat Millî Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı olarak faaliyet gösteren Halk Eğitim Merkezi’nin yılsonu sergisine dair haberleri okuduğumda, Yozgat’ın temel meselelerinden birisini bir kere daha hatırladım: Pazarlama / satma / emeği paraya çevirme meselesi…

Bakınız, size bir örnek vereyim:

Kahramanmaraş’ta Sıdıka Gürkan isimli bir hanım, el emeği göz nuru ürünlerin giderek unutulmakta oluşundan rahatsız olup, “'Bu işe el atmak en çok bize vazifedir” düşüncesiyle, 2003 yılında “Nakkaş Kahramanmaraş” isimli bir çeyiz mağazası kurmuş. 50 yaşındaki Sıdıka Hanım’ın bugün hanımlardan oluşan 110 kişilik bir ekibi var.

Zaman gazetesinin Cumartesi ilâvesinden okuduğuma göre, Cumhurbaşkanlığı Köşkü, Türkiye Büyük Millet Meclisi Konutları, Dışişleri Bakanlığı Konutu ve daha birçok özel mekânın işlemelerini ve devlet erkânının yabancı konuklara verdiği nakışlı hediyeleri onun ekibi dokuyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül, kızı Kübra Gül’ün bazı çeyizlerini Nakkaş Kahramanmaraş’tan almış. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu da Nakkaş’ı tercih edenlerden.

Yozgat’ta çok sayıda maharetli hanım olduğunu, İstanbul’da düzenlenen Halk Eğitimi Günleri Fuarı’nda sergilenen eserleri gördüğüm için biliyorum. Yozgat’ta “sanatkâr” diyebileceğimiz kadar maharetli hanımlar var ama onların el emeği göz nuru eserlerini değerlendirmeye yönelik somut ve kapsamlı hiçbir teşebbüs yok. Teşebbüsü bırakınız, bu konuda bir niyet bile gözükmüyor.

Halk Eğitim Merkezi’nin yılsonu sergisi ve yılsonu defilesi düzenlemesi gayet güzel de, artık yetkililerin bu konuda çıtayı yükseltmeleri, bu ürünlerin Yozgat ekonomisine nasıl kazandırılabileceği konusunda ciddi ciddi kafa yormaları, proje üretmeleri gerekiyor.

Kurdele kesip açılış yapmak, nutuk atıp plaket vermek, herkesin yapabileceği sıradan işler. Yozgat’ın artık bunları aşması ve kültürel ürünlerini paraya dönüştürmenin yollarını araması gerekiyor. Yozgat’ta “sivil toplum” bilinci gelişmediği müddetçe, insanların zihin yapıları belli kalıplarla sınırlandırıldığı müddetçe, Yozgat’ın kabuğunu kırabilmesi çok zor gözüküyor…

(surur-ozturk@hotmail.com)