12 Mart 2010 Cuma

Yozgat’ta güzel şeyler oluyor…

Yorum - Sürur Öztürk

Kültürel alanda Yozgat kamuoyunun dikkatine ve takdirine sunduğum tekliflerimin pek çok kişi tarafından “uçuk fikirler” olarak değerlendirildiğini tahmin edebiliyorum. Fakat bunu bile bile, bu köşeden zaman zaman kamuoyuna açık tekliflerde bulunmaya devam edeceğim. Çünkü, beni umutlandıran güzel gelişmeler oluyor.

Yozgat turizmine bir “Açıkhava Müzesi” kazandırılmasını teklif ediyorum.

Önce, bunun bazı yabancı ülkelerde uygulanmakta olan ve oldukça başarıya ulaşmış bir “kültür turizmi” uygulaması olduğunu belirtmeliyim.

Teklifimi özetlemeden önce, size son derece önemli ve ümit verici bulduğum bir gelişmeyi nakletmek istiyorum.

2008 yılında Yozgat hakkında internette bir araştırma yaparken, tesadüfen karşılaştığım bir internet sitesi hayli ilgimi çekmişti. www.hasbekliomer.com isimli bu sitede folklorik açıdan oldukça zengin fotoğraflar gördüğümde, bu “duyarlı göz”ün sahibinin kim olduğunu merak etmiştim.

Sitenin “Resimler” bölümünde yer alan 6 ayrı resim galerisindeki fotoğrafları tek tek incelediğinizde, eminim siz de benim hissettiklerimi hissedeceksiniz.

At arabası ve kağnı tekerleklerinden hedik kaynatılan kazanlara, sac üstünde pişirilen bazlamalardan arabaşı’na, “madımak”a, “yemlik”e; eskilerin “lüküs” dedikleri aydınlatma fenerlerinden gaz ocağına; elek, çinik, tırpan hatta karasaban gibi araç-gereçlere; köy değirmeninden, “loğ taşı”na, “dibek”e, kilimlere, heybelere kadar köyün bütün mahallî, folklorik, otantik unsurlarının sergilendiği bu resim galerisi, bu hâliyle âdetâ bir “sanal müze” gibiydi.

Sitede, Hasbekli Mahmut Pehlivan’ın tefrikaları, Yozgat türküleri, mahallî hayattan kesitler sunan videolar da, bu “sanal müze”ye ayrı bir renk ve değer katıyordu.

Heyecanlanmış ve site sahibi “Hasbekli Ömer”e E-Mail yoluyla ulaşmıştım. Ömer Bey de E-Mail’ime cevap vermiş, daha sonra MSN yoluyla zaman zaman görüşmelerimiz olmuştu.

Ankara’da Sağlık Bakanlığı’nda görev yapan bir memurun kendi köyünün kültürel değerlerine karşı gösterdiği bu hassasiyet ve vefa, bu vefayı sergilerken harcadığı emek, takdire şayandı.

10 Eylül 2008 tarihinde Yozgat Muhabir’de “Kültürüne sahip çıkan bir memur portresi:
Hasbekli Ömer Güngör” başlıklı haberi bu duygularla yayınlamıştım.

Bugünlerde Sürmeli Festivali ile Ticaret ve Sanayi Fuarı’nın hazırlık çalışmaları başladığında, hasbekliomer.com yine aklıma düştü.

Kendi kendime, ‘Bu folklorik zenginliklerimiz, neden bu tür festivallerde, fuarlarda yer almasın?’ diye düşündüm. Sonra, Yozgat Ticaret ve Sanayi Fuarı’nda Hasbek Köyü’nün bir standının açılabileceğini, bunun fuara mahallî ve kültürel bir renk ve değer katabileceğini, bunun da diğer köy, belde ve ilçelere teşvik olabileceğini düşündüm.

Bu düşüncemi Ömer Beye aktarıp, görüşlerini aldım. Ömer Bey, ümid ettiğim şekilde heyecan duyarak olumlu karşıladı düşüncemi.

Ardından, Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Özışık’ı arayıp, Ömer Beyden, sitesinden, sitedeki fotoğraflardan bahsedip, fuarda bu köye bir stant açılabileceğine dair düşüncemi aktardım. Sayın Özışık, “Neden olmasın? Görüşebiliriz” karşılığını verince de, Ömer Bey, yüz yüze görüşmek için Metin Beyden randevu aldı, Ankara’dan kalkıp, köy muhtarı ile birlikte soluğu Yozgat’ta aldı.

Bu gün telefonla görüştüm, mutluluğu sesine yansıyordu. Metin Bey çok sıcak karşılamış kendilerini. Bu gün (12 Mart 2010) görüşmüşler, konuşmuşlar… Ömer Bey, tarihî konaklarla ilgili video kayıtları yapmış, fotoğraflar çekmiş. Metin Bey, Ticaret ve Sanayi Fuarı’nda Hasbek Köyü’ne 20 metrekarelik bir stant alanı tahsis edebileceklerini söylemiş.

Metin Beyin bu yaklaşımını öğrenince, ‘İşte vizyon sahibi olmak diye buna denir’ dedim kendi kendime… Bence bu teşebbüs, mahallî kültürün bir “fuar bilinci” içerisinde sergilenmesi bakımından büyük önem taşıyor. Ben bu teşebbüsün ileride Yozgat turizmine çok önemli yansımaları olacağına, her yıl dalga dalga diğer köylere, beldelere, ilçelere yayılacağına inanıyorum… İnşallah öyle olur…

Yozgat turizmine bir “Açıkhava Müzesi” kazandırılması teklifime gelince…

Benim Yozgat’a olan ilgimi bilen ve bu ilgime zaman zaman iştirak ederek katkıda bulunan Gaziantepli değerli arkadaşım Fuat Evren’le, hasbekliomer.com’daki fotoğraflara bakarak, “Bir köy, neden o ilin festivalinde, fuarında stant açmasın ki?” düşüncem üzerine sohbet ediyorduk.

Fuat Bey, yıllar önce Hollanda’da görüp gezdiği “Açık Hava Müzesi”ni hatırladı.

Ondan, Hollanda’daki Açık Hava Müzesi”ni dinledikçe, “Böyle bir açık hava müzesi pekâlâ Yozgat’ta da olabilir… Neden olmasın ki? Üstelik Yozgat’ın folklorik malzemeleri çok daha fazladır” diye düşündüm.

Ben görmedim ama Fuat Beyin anlattığına göre, bu açık hava müzesi özetle şöyle:

O bölgenin, tarihi hayli eski köylerinden olan bir köy, biletle girilen bir müzeye dönüştürülmüş. Köyde yaşayanlar, mahallî kıyafetleri içerisinde normal gündelik hayatlarını sürdürüyorlar. Köyü ziyaret edenlerin izleyebilecekleri şekilde, el sanatlarını sergiliyorlar ve ürettiklerini ziyaretçilere satışa sunuyorlar.

Meselâ, köydeki tarihî bir değirmende kâğıt üretiliyor. Hazırlanan kâğıtlara, köye dair grafik çizimler, kalıplarla basılıyor ve o baskılı kâğıtlar, sanat değeri taşıyan bir hatıra olarak ziyaretçilere satışa sunuluyor. Ziyaretçiler, bu kâğıt yapma ve baskı aşamalarını izleyebiliyorlar.

Bir başka alanda da bir demirci ustası, örs üzerinde demir döğüyor, demirden ürünler imâl ediyor Tabii, sadece el sanatları ürünleri değil, bu köyde üretilen bazı gıda ürünleri de satışa sunuluyor…

Köy, sit alanı olarak ilân edilerek tarihî yapısı koruma altına alınmış. Her yıl binlerce turistin ziyaret ettiği bu “Açık Hava Müzesi”, sadece o köye değil, köyün bulunduğu şehre ve tabii ki Hollanda’ya hem turistik bir değer katıyor, hem de önemli oranda gelir sağlıyor.

Ben, böyle bir “Açık Hava Müzesi”nin pekâlâ Yozgat’ta da oluşturulabileceğine inanıyorum. Böyle bir köy, Yozgat’ın bütün köylerinin, belde ve ilçelerinin ortak katkılarıyla da oluşturulabilir diye düşünüyorum.

Hollanda’da yaşayan veya açık hava müzeleri bulunan diğer yabancı ülkelerdeki Yozgatlı hemşehrilerimiz bu konuda bize yardımcı olabilirler… Ne dersiniz, olmaz mı?

Pazartesi günü devam edeceğim…

(surur-ozturk@hotmail.com)